dc.description.abstract |
İnsan, çevresi ile sürekli etkileşimde olan bir varlıktıræ çevresini etkiler, zaman zaman da çevresinden etkilenir. Mekan ile yaşam kalitesi arasında bir bağlantı vardır. Hipokrat zamanından günümüze kadar çevre ve hastalıklar arasında bir ilişki olduğu ifade edilegelmiştir. Ancak bu durum dikkate alınmadığı için çeşitli sağlık problemleri hala yaşanabilmektedir. Bu yüzden yaşanılan mekanın yeterince bilinmesi, hayatın daha sağlıklı ve yaşanabilir hale gelmesi için önemlidir. Çalışmada, hastalık dağılımından yola çıkarak, fiziki ortamın insan sağlığını nasıl etkilediği guatr örneğinde açıklanmaya çalışılmıştır. Önlenebilir bir hastalık olmasına rağmen guatrın, Ege Bölgesi'nin yaklaşık % 30'nda görüldüğünün ifade edilmesi hastalığın bölgedeki varlığını ve ciddiyetini ortaya koymaktadır "Ege Bölgesi'nin doğal ortam koşulları, guatrın yayılışında belirleyici bir faktör olabilir mi?" sorusuna yanıt aranmaya çalışılmıştır. Bugüne kadar Türkiye'de herhangi bir coğrafi bölgeye hastalık dağılımı açısından bakılmaması, hastalığın belli bir dönemdeki seyrinin izlenmemesi, hastalığın neden ve dağılışı sorgulanırken coğrafi faktörlerin pek dikkate alınmaması bu çalışmanın diğer çalışmalardan farklı yönleridir ve çalışmanın önemini ortaya koymaktadır. Hastalık olarak guatr'ın seçilmesinin nedeniæ doğal ortam koşullarından (jeoloji, yükselti, yağış, toprak vs.) etkilenebileceğinin düşünülmesidir. Çalışma sahası olarak Ege Bölgesi'nin seçilmesinin nedenleri iseæ insanların yoğun olarak yerleştikleri bir saha olması, farklı coğrafi ortamları bir arada bulundurması ve kolay ulaşılabilir olmasıdır. Guatr, troid bezinin büyümesine verilen isimdir. Guatr sadece boyun estetiği ile ilgili bir sorun olmayıp, hipotroid, troid kanseri, krenizm gibi ciddi rahatsızlıklara da neden olur. Guatr aynı zamanda alınabilecek önlemler ile engellenebilecek bir hastalıktır. Çalışmada, il sağlık müdürlüklerine guatr vaka sayısını bildiren Form 18 A'nın ve Yıl Ortası Nüfus Tespitleri Form (Form 002/003A)'larının 1997"“2006 yılları arasındaki kayıtları kullanılmıştır. Ege Bölgesi sınırları içerisinde yer alan 97 ilçede 1997"“2006 yılları arasında kaydedilen guatr vakalarının sayısı ve dağılımı ile ortam özellikleri arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Kaydedilen guatr vakalarının sayı, prevalans ve standardize edilmiş hıza göre coğrafi dağılımı ve doğal ortamdan kaynaklanan nedenleri saptanmaya çalışılmıştır. Araştırmada veri toplama tekniği olarak tarama yöntemi kullanılmıştır. Ancak bölge içinde içme suyu analizi için seçilen örnek ilçeler, olasılığa dayalı olmayan örnekleme türlerinden maksatlı örnekleme yöntemi ile belirlenmiştir. Bölgede guatr prevalansının en çok ve en az olduğu on dört ilçeden içme suyu örnekleri alınıp İzmir Hıfzısıhha'da iyot analizi yaptırılmıştır. Bölgenin doğal ortam özelliklerini ortaya koyabilmek için 1/100 000 ölçekli topografya ve 1/500 000 ölçekli jeoloji ve 1/800 000 ölçekli toprak haritalarından yararlanılmıştır. İklim özelliklerini ortaya koymak için Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün verileri ve daha önce sahada yapılmış çalışmalar kullanılmıştır. Bütün bunlar kullanılarak "bölgede guatr hastalığın dağılışı" haritalanmıştır. Bunun için Coğrafi Bilgi Sistemlerinden (CBS) yararlanılmış, hastalığın dağılımına ilişkin veri tabanı oluşturulmuştur. Ayrıca coğrafi faktörler ile guatr prevalansı arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmak için SPSS'de analizler yapılmıştır. Bölgede guatr sayı, prevalans ve hız dağılımına, yaş ve cinsiyet açısından bakıldığındaæ guatrın en fazla 15"“64 yaş grubunda ve özellikle kadınlarda kaydedildiği görülmüştür. Ege Bölgesi'nde guatrın dağılımına zaman açısından bakıldığındaæ 1997"“2006 yılları arasında guatr vaka sayısının oldukça arttığı görülmüştür. Guatrın en fazla kaydedildiği illeræ 1997'de İzmir, Kütahya, Manisa, Denizli, Muğla, Afyonkarahisar ve Uşak olarak sıralanırken, bu sıralama 2006'da: İzmir, Denizli, Manisa, Muğla, Kütahya, Afyonkarahisar ve Uşak şeklinde değişmiştir. Bölgede 1997"“2006 yıllarında kaydedilen guatr vakalarının prevalanslarına bakıldığındaæ 1997'de bütün illerin 1'in altında olduğu, 2006'da isee 4,29'a kadar (Kula) çıktığı görülmüştür. Bölge illerde yaşa özgü standardize hızæ 1997'de 0,01"“0,14 arasında iken, 2006'da 0,17"“1,64'e yükselmiştir. En fazla artış Denizli'de, en az artış ise Muğla'da kaydedilmiştir. Bu artışın nedeniæ sahadaki nüfus artışı, sağlık alanındaki iyileşmeler, sanayileşme, kirlenme vb. nedenlerden kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Ege Bölgesi'nde guatr dağılımı ve fiziki ortam şartları arasındaki ilişkilere bakıldığındaæ hastalığın Kula, Foça, Şaphane ve Hocalar gibi özellikle volkanik sahalarda daha çok kaydedildiği görülmüştür. Guatrın farklı yükseltilerde görülebildiği, ancak yükselti ile guatr arasında doğrudan bir ilişkisinin olmadığı görülmüştür. Ancak yükseltinin yağış, erozyon gibi başka faktörleri etkileyip guatrı dolaylı etkileyebileceği ifade edilmiştir. Örneğin Kemalpaşa volkanik bir sahada yer almamasına rağmen guatr fazladır. Bu durum ilçenin Nif Dağı'nın eteğinde kurulmuş olması ve diğer ilçelerden daha fazla yağış alması ile ilgili olabilir. Çünkü yağış miktarı ile guatr dağılışı arasında kısmen bir bağlantı söz konusudur. Vejetasyon ile guatr arasında belirgin bir ilişki bulunmamaktadır. Bölge toprak ve guatr ilişkisi bakımından incelendiğinde, guatrın genelde volkanik ve kahverengi topraklar üzerindeki ilçelerde (Kula, Eşme, Hocalar gibi) yaygın olduğu görülmüştür. Bölgede bazı ilçelerin içme sularındaki iyot miktarına baktırılmış ancak sulardaki iyot miktarı ile guatr arasında belirli bir ilişki bulunamamıştır. Bunun analiz yöntemleri ile ilgili olabileceğini düşünülmektedir. Bu çalışmada bölgenin sadece fiziki özellikleri ve guatr ilişkisi incelenmiştir. Ancak beşeri faktörler de hastalığı etkileyebilir. Farklı faktörler aynı anda sorgulandığında, bu tür bir çalışma daha dar bir sahada yapıldığında daha net sonuçlar ortaya konulabilecektir. Sonuç olarakæ bir hastalığın dağılımının belli bir çerçevede ortaya konması, coğrafi faktörlerin bu dağılımda etkilerinin incelenmesi daha sağlıklı yaşayabilmek için önemlidir. Sağlık ile ilgili kayıtların daha ayrıntılı ve adrese dayalı olarak tutulması, tutulan tüm kayıtlarda standardizasyonun sağlanması, tekrar kayıtların önlenmesi gibi önlemler alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca coğrafyacıların Tıbbi Coğrafya alanında daha çok çalışma yapması gerektiği, çalışmaların disiplinler arası yapılmasının daha sağlıklı sonuçlar ortaya çıkaracağı vurgulanmıştır. Guatr önlenebilir bir hastalıktır. Özellikle iyotlu tuzun daha yaygın ve bilinçli bir şekilde tüketilmesinin hastalığı önlemede yararlı olacağı düşünülmektedir. Özellikle volkanik sahalarda ve guatrın yoğun olduğu yerleşimlerde, içme suyundaki iyot miktarının izlenmesi ve doğru iyotlu tuz kullanılmasının teşvik edilmesi yararlı olacaktır. Ayrıca daha dar bir alanda, daha ayrıntılı yapılacak çalışmaların çevrenin etkilerini daha iyi ortaya koyacağı düşünülmektedir. Çalışma sahası ile ilgili bugüne kadar pek çok çalışma yapılmış olsa da, Tıbbi Coğrafya konusunda yapılmış çalışmaların az olması böyle bir çalışma yapmaya yöneltmiştir. Bu çalışmanın, bundan sonra bu alanda çalışma yapacaklar için yol gösterici olması temenni edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Tıbbi Coğrafya, Guatr, İyot, Ege Bölgesi, CBS Human is a creature that is in a constant interaction with his surroundings that he influences his surroundings and is also influenced by it. There is a connection between space and life quality. In spite of it has been known that there is a relation between its surrounding since Hippocrates, there have been different health problems. It is significant that to know the environment, that provides healthier and livable life. It's try to explanation in goiter case how is the space effects the human health from physical environment and disease distribution. Although the goiter is one of the preventable diseases, 30 % of Aegean Region suffers from it. It means that goiter exist and one of serious disease in the region. Its try to answer that "Are the natural environment conditions of Aegean Region can be an indicator factor for distribution of goiter?" There hasn't any study in Turkey, about a distribution of any disease in a geographical region, it hasn't monitories in a period, and it hasn't considered the geographical factors so this study is not different the others but also important. The study is about the goiter because it has thought which can be affected by the features of the natural environment (geology, altitude, precipitation, soil etc.). The Aegean Region was set as the research area, as it is an area that people settle densely plus it contains various geographical surroundings and for being accessible easily. Goiter is called of thyroid enlargement. Goiter is not only a problem about neck esthetic but also it cause of serious health problems like hypo-thyroid, cretinism, thyroid cancer. Iodine deficiency is the most important cause of goiter. Also goiter can be preventing with some precautions. The registered goiter cases from 1997 to 2006 and environment features were examined in 97 districts with in Aegean Region Form 18A and the registers of Mid-Year Population Detection Form registers between the years 1997-2006 which were declared to the city health directorates were used. The number, prevalence and geographical allocation according to the standardized speed of the goiter cases registered between the years 1997-2006 in the districts with the borders of Aegean Region. The geographical distribution and natural factors of them are tried to determine. Descriptive method has been used as the data collection technique. However, the sample districts which were chosen for the drinking water analysis within the region were chosen with the intentional sampling method. The iodine proportion of the drinking water samples from the 14 districts in the region where the goiter prevalence is the most and the least, were sent to be analyzed. To display the natural environment features of the region 1/ 100 000 topographical, 1/ 500 000 geological and 1/ 800 000 soil maps were used. To display the climate characteristics data of the Turkish State Meteorological Service and some studies that had been made in the field were used. By using the health data obtained from the forms delivered to the province health directorates on the district basis, "The distribution of goiter in the region" was mapped one of the Geographical Information Systems programs was used. Having composed a database related to the distribution of the disease with the program and prepared a data base for distribution of disease. Also the analysis has made on SPSS program for determine the geographical factors and goiter prevalence. When the goiter case number and prevalence distribution in the region is examined according to age and gender, the most registered goiters are seen in the 15-64 age groups and especially in the female population. When the goiter distribution in the Aegean Region is examined with respect to time, is not noticed that the number of goiter case increased considerably between the years 1997-2006. While goiter had been seen in İzmir, Kütahya, Manisa, Denizli, Muğla, Afyonkarahisar ve Uşak the most, in 2006 this order changed as İzmir, Denizli, Manisa, Muğla, Kütahya, Afyonkarahisar and Uşak. When the prevalence of goiter cases registered between 1997-2006 in the region are checked, it has been seen that while in1997 it was at a pretty low rate between 0,08- 0,01 and under %1 in all provinces, in 2006 especially the female cases increased. When the standardized speed related to age in the provinces of the region is checked, the spread of 1997 as 0,01-0,14 reached to 0,17- 1,64 in 2006 has been seen. The most increased prevalence has been in Denizli and the least in Muğla. The causes of the increase can be raising population, improvement health, industrialization and pollution etc. Goiter cases are more common especially in volcanic areas as Kula, Foça, Şaphane and Hocalar, when the Aegean Region is concerned with respect to the relation between natural environment conditions and goiter data. The goiter has been seen on different altitude. There is a not direct relationship between altitude and goiter but the altitude can effects other factors like precipitation. The salts in the soil remove with precipitation. For example Kemalpaşa has located on Nıf Mountain's brae so the precipitation is higher than other districts. So the altitude and erosion can be affected on goiter indirect. There has not any clearly relationship between vegetation and goiter. When the Aegean Region is concerned with respect to the relation between soil and goiter distribution, it seen that the goiter common on volcanic and brown soils. Also the iodine amount had been analysis in the drink water in the region but there is not any relationship. At the end of the study, it is significant that to present the diseases distribution and to investigate the geographical factors' effects on for live healthier. It is claimed that it is essential to take precautions in keeping the registration related with health more detailed and based on address, providing standardization of all registers kept, preventing duplicates, providing easier access to the data. Besides, it will be mentioned that geographers need to make studies on Medical Geography area and healthier results will be obtained with an interdisciplinary method. Goiter is a disease that can be preventable. It is thought to be important to provide the usage of iodized salt more common and aware as goiter can be prevented. It is useful to examine to iodine amount in the water while analyzing drinking water and use iodized salt especially in volcanic fields and in the locations where goiter is common. Also it is thought that the relations in the natural environment can be displayed more clearly in case this kind of study is done in a narrower field and with a larger measure. Although there have been many studies made in the field, there has been not enough study in the field of Medical Geography make letting this one. It is wished to be a guide to the ones who will make studies in this field. Key Words: Medical Geography, Goiter, Iodine, Aegean Region, GIS |
en_US |