Abstract:
Bu araştırma iki çalışmadan meydana gelmiştir. Bu nedenle her bir çalışmaya ait amaç, yöntem ve elde edilen bulgular çalışma I ve çalışma II başlığı altında sunulmuştur. ÇALIŞMA I Araştırmanın birinci çalışmasının amacı, İzmir il merkezindeki alt ve orta sosyoekonomik düzeyi temsil eden genel liseler ile meslek liselerinin 9., 10., 11. ve 12. sınıflarında eğitim gören öğrencilerin zorbalık ve şiddet davranış düzeylerinin belirlenmesidir. Bu doğrultuda, öğrencilerin akran zorbalığı ve şiddete ilişkin algılarının demografik özelliklerine göre değişim gösterip göstermediği betimsel araştırma modeliyle incelenmiştir. Birinci çalışmanın bağımlı değişkenleri liselerde "akran zorbalığı düzeyi" ve "şiddet düzeyi"dir. Bu bağımlı değişkenlere ait veriler; "Akran İstismarı Belirleme Ölçeği Ergen Formu" ve "Şiddet Anketi" vasıtasıyla toplanmıştır. Bağımsız değişkenler ise; cinsiyet, sınıf seviyesi, başarı algısı, okula istekli gelip gelmeme, sosyoekonomik seviye, okulda sorunların paylaşıldığı kişiler, içekapanık olup olmama, aile ortamında zaman geçirilen kişiler ve son olarak disiplin cezası alıp almama durumudur. Birinci çalışma, pilot ve ana çalışmadan oluşan nicel bir çalışmadır. Nicel verilerin sağlanmasında olasılık temelli örneklem seçim tekniği kullanılmıştır. Olasılık temelli örneklem seçim tekniği, liselerde akran zorbalığı ve şiddet düzeyini belirlemek için kullanılan "Akran Zorbalığı Belirleme Ölçeği Ergen Formu" ve "Şiddet Anketi"nin uygulanmasında kullanılmıştır. Bu doğrultuda "Akran Zorbalığı Belirleme Ölçeği Ergen Formu" ve "Şiddet Anketi"; İzmir'de sırasıyla tabakalı, küme ve rastgele örneklem seçim tekniğine bağlı olarak seçilmiş, 4 genel lise ile 4 meslek lisesi olmak üzere toplam 8 lisenin 9., 10., 11., ve 12. sınıf öğrencilerinden oluşan 561 öğrenciye uygulanmıştır. Nicel araştırma teknikleriyle toplanan nicel verilerin analizinde parametrik tekniklerden bağımsız örneklemler için z-testi ve tek yönlü varyans analizi, parametrik olmayan tekniklerden ise Mann Whitney U testi ve Kruskall Wallis testi analizleri kullanılmıştır. Tek yönlü varyans analizinde önemli olarak belirlenen farklılıkların kaynağını incelemek için Scheffe testleri kullanılırken Kruskall Wallis testlerinde belirlenen önemli farklılıkların kaynağı Mann Whitney U testleriyle incelenmiştir. Araştırmanın birinci çalışmasından elde edilen bulgular, genel ve meslek liselerin 9., 10., 11. ve 12. sınıflarında eğitim gören kız öğrencilerin hem zorba olma hem de kurban olma eğilimlerinin erkeklere göre daha fazla olduğu; sınıf düzeyinin yükselmesiyle birlikte kurban olma davranışlarının azaldığı; öğrencilerin başarı algısının düşmesiyle sözel kurban olma eğilimlerinin, başarı algısının yükselmesiyle birlikte ise fiziksel ve sözel zorba olma eğilimlerinin arttığı; maruz kaldıkları şiddeti hiç kimseyle paylaşmamayı tercih eden kız ve erkek öğrencilerin, sorunun daha çok büyümesinden korktukları için ve zarar veren öğrenci tarafından daha fazla örselenebileceği korkusu yaşadıklarından dolayı paylaşmadıkları yönündedir. Birinci çalışmanın ikinci çalışma ile bağlantılı olması sebebiyle dikkat çekici olduğu düşünülen sonuçlarından biri, disiplin cezasının öğrencilerin zorbaca davranışlarını azaltmada önemli düzeyde etkisi olduğu sonucudur. ÇALIŞMA II Araştırmanın ikinci çalışması iki aşamadan oluşmuştur. Birinci aşamanın amacı, öğrenciler arasında disiplin kuruluna sevkedilmeyi gerektirecek düzeydeki şiddet ve zorbalık içeren davranış sorunlarını çözmeye yönelik alternatif bir yöntem olan "Onarıcı Disiplin Modeli"ni Türk Eğitim Sistemi'ne uyarlamaktır. İkinci aşamanın amacı ise, "Onarıcı Disiplin Modeli"nin etkililiğinin incelenmesidir. İkinci çalışmanın bağımlı değişkeni "Aile Grup Toplantılarının ve "Onarıcı Toplantılar"ın öğrenci zorbalığı ve şiddeti üzerindeki etkisidir. Bu bağımlı değişkenlere ait veriler; "toplantı süreç kayıt tutanakları", "süreç değerlendirme formları", "katılımcı bilgileri formu" ve "görüşme formlan" ile toplanmıştır. İkinci çalışmanın bağımsız değişkeni "Onarıcı Disiplin Modeli"dir. "Onarıcı Disiplin Modeli", "Aile Grup Toplantıları" ve "Onarıcı Toplantılar" yoluyla uygulamaya dönüştürülmüştür. Zorbalığa maruz kalmış mağdur öğrenciler, zorbalık yapmış öğrenciler, öğrenci velileri, gerekli durumlarda okul idarecileri, öğretmen/öğretmenler, psikolojik danışman ve okul güvenlik ekibi Aile Grup Toplantıları'na ve ebeveynlerin katılmasının uygun olmadığı durumlar için planlanmış Onarıcı Toplantılar'a çağrılarak, toplantı sürecinin zorbalık yapan ve yaşayan öğrencilerin davranışlarına olan etkisi incelenmiştir. Araştırmanın ikinci çalışması nitel ve nicel araştırma yöntem ve teknikleri birlikte kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Bu doğrultuda veriler, hem nicel hem de nitel veri toplama araçları kullanılarak toplanmıştır. Bu şekilde yöntemler arası çeşitleme kullanılarak nitel ve nicel araştırma yöntemlerinin birbirini güçlendirmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın ikinci çalışması vasıtasıyla elde edilen nitel ve nicel verilerin sağlanmasında olasılık temelli olmayan örneklem seçim tekniği kullanılmıştır. "Aile Grup Toplantıları" ve "Onarıcı Toplantılar"ın akabinde tüm katılımcıların toplantıdaki rollerine göre ayrı ayrı hazırlanmış olan "süreç değerlendirme formları" uygulanarak sürecin etkililiğine ilişkin nicel ve nitel veriler toplanmış, ardından rastgele seçilen bir grup katılımcı ile "görüşme metodu" kullanılarak nitel veri elde edilmiştir. Burada amaçlı örneklem seçim tekniği kullanılmıştır. İkinci çalışmada "toplantı süreç kayıt tutanakları" ve "görüşme formları" vasıtasıyla nitel veriler elde edilirken, "süreç değerlendirme formları" ve "katılımcı bilgileri formu" ile nicel veriler elde edilmiştir. Araştırmanın ikinci çalışmasında hem nicel hem de nitel araştırma teknikleri kullanılmıştır. Nicel araştırma teknikleriyle toplanan nicel verilerin analizinde frekans ve yüzde hesaplarından yararlanılmıştır. Nitel veriler ise içerik analizi tekniği ile analiz edilmiştir. "Aile Grup Toplantıları" ve "Onarıcı Toplantılar"ın düzenlendiği okullarda; disiplin kuruluna sevk edilmeyi gerektirecek düzeydeki, öğrenciler arasında zorbalık ve şiddet içeren sorunların çözümüne yönelik toplam 145 kişinin katılımı ile zorbalık veya şiddet içeren 31 sorunun "Onarıcı Uygulamalaf' yoluyla çözümlenmesi sağlanmaya çalışılmıştır. Araştırmanın ikinci çalışmasında elde edilen temel bulgu ise şöyledir; okul ortamında öğrenciler arasında yaşanan ve disiplin kuruluna sevkedilmeyi gerektirecek düzeydeki toplam 31 farklı zorbalık veya şiddet içerikli sorunun tamamı "Onarıcı Uygulamalar" yoluyla kalıcı ve yapıcı bir şekilde çözümlenmiştir. Elde edilen bu bulgu iki farklı ve önemli sonuca varılmasını sağlamaktadır. Birincisi, "Onarıcı Uygulamalar" vasıtasıyla yaşama geçirilen "Onarıcı Disiplin Modeli"nin, Türkiye'de alt-orta sosyoekonomik düzeyi temsil eden genel liseler ile meslek liselerinde, akran zorbalığı ve şiddeti içeren disiplin sorunlarının kalıcı ve yapıcı çözümünde önemli düzeyde etkili olduğu söylenebilir. İkincisi ise, "Onarıcı Disiplin Modeli"nin ülkemizde lise öğrencileri arasındaki disiplin sorunlarının kalıcı ve yapıcı çözümünde önemli düzeyde etkili olduğu sonucuna bağlı olarak, ülkemiz eğitim yapısı ve kültürel yapısına uygun olarak adapte edilmiş olduğu söylenebilir. This thesis consists of two studies. Consequently the objective, method and findings of each study are presented under Study I and Study II headings. STUDY I The objective of the first study is to determine the level of bullying and violent behaviour among grade 9,10,11 and 12 students from general and vocational high schools of low-medium socio-economic status in Izmir. Accordingly, whether students' perception of peer bullying and violence varied or not according to their demographic profiles was examined by descriptive research model. The dependent variables of the first study are the level of "peer bullying" and "violence" in high schools. The data relevant to the dependent variables were collected by means of "peer abuse determination scale adolescent form" and "violence questionaire". The independent variables are sex, grade, perception of success, attending school voluntarily, socio-economic status, people to whom problems at school are disclosed, being an introvert person, family members and finally having a record of disciplinary penalties. The first study consists of a pilot and a large-scale quantitative study. To obtain quantitative data probability sampling technique was used. Probability sampling was employed in the application of "peer abuse determination scale adolescent form" and "violence questionaire" for determination of peer bullying and violence in high schools. Accordingly, "peer abuse determination scale adolescent form" and "violence questionaire" were applied to 561 students of grades 9,10,11,12 from 8 high schools (4 general high schools and 4 vocational high schools) which were chosen by stratified sampling, cluster sampling and random sampling respectively. For the analysis of quantitative data collected by quantitative research techniques, parametric techniques namely the t-test and one-way analysis of variance were used to analyse independent samples; and Mann Whitney U test and Kruskall Wallis tests were used as non-parametric techniques. Scheffe's test was used in order to examine the sources of significant differences in one-way analysis of variance. Mann Whitney U test was used in order to examine the sources of significant differences in Kruskall Wallis tests. As a result of the quantitative data analysis, it was found that girls in grade 9,10,11,12 of general and vocational high schools were more likely to be both bullies and victims than boys; that students were less likely to be victims in higher grades; that there was an inverse proportion between a student's perception of success and and being a victim of verbal bullying; that there was a direct proportional relationship between a student's perception of success and being a physical or verbal bully; and when a student preferred not to share the violence and bullying he/she was exposed to, it was because he/she was worried and scared that the problem might get bigger and that he/she might get hurt more by the wrongdoer. As the first study is interrelated with the second one, one of the striking findings is that a disciplinary punishment has a significant effect on reducing students' bully behaviours. STUDY II The second study consists of two phases. The second objective is to evaluate the efficiency of "Restorative Discipline Model" by adapting it to Turkish education system as an alternative method to solve bullying and violent behaviour that requires the intervention of school disciplinary committee. The objective of phase two is to examine the effectiveness of "Restorative Discipline Model". The dependent variable of the second study is the effect of "Family Group Conferences" and "Restorative Conferences" on student bullying and violence. The data relevant to the dependent variables were collected by means of "conference minutes", "process evaluation forms", "participant information forms" and "interview forms". The independent variable of the study is "Restorative Discipline Model". "Restorative Discipline Model" was carried out through "Family Group Conferences" and "Restorative Conferences". Student victims of bullying, bullies, parents, school management (when necessary), teacher(s), counsellor and school safety team were gathered to attend "Family Group Conferences"; or "Restorative Conferences" when it was not appropriate to involve parents. The effect of the conference meeting process on bully and victim behaviours was analysed. The second study of the research employed both qualitative and quantitative research methods and techniques. Data were collected by both quantitative and qualitative data collection instruments. The purpose of employing inter-method variety is to reinforce qualitative and quantitative research methods. To validate qualitative data of the second study nonprobability sampling technique was used. Following the "Family Group Conferences" and "Restorative Conferences" separate "process evaluation forms" for each participant according to his/her role in the conference were applied which yielded quantitative and qualitative data relevant to the efficiency of the process. Subsequently a randomly chosen group of participants were interviewed by using "interview method" and qualitative data were collected. In this part purposeful sampling technique was used. In the second study while "process evaluation forms" and "interview forms" yielded qualitative data, "process evaluation forms" and "participant information forms" provided quantitative data. Both quantitative and qualitative research methods were employed in the second study of the research. Frequency and percentile calculations were used for the analysis of quantitative data collected by quantitative research techniques. Qualitative data were analysed by using content analysis technique. 31 bullying or violence incidents, which required the intervention of School Disciplinary Committee", were attempted to be solved through "Restorative Practises" involving 145 people who attended "Family Group Conferences" and "Restorative Conferences" at schools. The major finding of the second study is that 31 various incidents involving bullying or violence among students, which required the intervention of the school disciplinary committee, were solved constructively and permanently through "Restorative Practices". This finding leads to two particular and important results. First, it can be said that "Restorative Discipline Model" applied with "Restorative Practices" are significantly effective in the permanent and constructive settlement of peer bullying and violence problems at general high schools and vocational high schools representing low-medium socio-economic level in Turkey. Second, in accordance with the fact that the " Restorative Discipline Model" is significantly effective in the permanent and constructive settlement of disciplinary problems among high school students, it can be said that it is well adapted to suit the education model and cultural characteristics of our country