Abstract:
İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden sonra, iç ve dış şartların olgunlaşmasıyla, Türkiye'de çok partili yaşama geçilmiştir. Bu dönemde Türkiye'nin siyasal yaşamına giren en önemli muhalefet partisi, CHP'den kopan milletvekilleri tarafından kurulan Demokrat Parti olmuştur. Demokrat Parti, kuruluşundan itibaren hızlı bir şekilde ülke genelinde teşkilatlanmayı ve örgütünü genişletmeyi başarmıştır. Küçük bir muhalefet partisi olarak öngördükleri DP'nin, kısa sürede yoğun bir ilgiye mazhar olması CHP idarecilerini telaşlandırmış ve DP'nin teşkilatını daha fazla genişletmesine zaman tanımamak amacıyla önce belediye seçimlerini ardından da milletvekili seçimlerini erkene almışlardır. CHP'nin bu kararı, önceleri olumlu bir çizgide ilerleyen iktidar-muhalefet ilişkilerinin gerginleşmesine ve Türk demokrasi tarihinde önemli bir yer tutan, ilk çok partili ve tek dereceli genel seçim olan, 1946 milletvekili seçimlerine son derece yüksek bir siyasi tansiyon ve gergin bir atmosfer içinde girilmesine neden olmuştur. Bu durum, gerek iktidar ve gerekse muhalefetin 1946 seçimlerindeki seçim propagandalarına da yansımıştır. Bu makalede Demokrat Parti'nin ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin 1946 seçimlerinde kullandıkları propagandalar ele alınmış ve irdelenmiştir. Following the end of World War II and the formation of interior and exterior conditions, multi party system was established in Turkey. The most important opposition political party of this period was the Democrat Party (DP), which was established by the deputies separated from the Republican People's Party (CHP). Since its foundation, DP had rapidly managed to be organized and widen the organization across the country. Despite having being predicted as a minor opposition party by CHP, DP took great attraction in short time by the society and the directors of CHP got worried and they decided to hold the both the municipal and parliamentary elections earlier than previously planned in order not to allow DP to widen much across the country. The decision taken by CHP caused the relations between the government and opposition to become strained and accordingly the parliamentary elections in 1946 - which took an important role in the history of Turkish democracy as the first multiparty and direct suffrage elections - was held in a very high politically tensioned and strained atmosphere. This case was also reflected in the propagandas of both the government and opposition for parliamentary elections in 1946. The propagandas of both DP and CHP for parliamentary elections in 1946 was focused on and investigated in this study.