Abstract:
Bir köşede sanat endüstrisi alanında büyük şirketler ve ticari oluşumlarca desteklenen güçlü kurumsal yapılar, diğer köşede ise sanatçılar, yazarlar ve küratörlerin öncülük ettiği bağımsız oluşumlar; her ikisi de günümüzde sanatın belleğinin üretilmesi ve tarihinin yazımı adına birer taraf niteliğindedir. Bağımsız ve kar amacı gütmeyen yapıların, sanat endüstrisi tarafından belirlenmiş, işaretlenmiş alanları genişletme, değiştirme çabaları güncel sanatın özgürleştirilmesi adına önemli bir denge unsurudur. Günümüzde sanatın alternatif bir zeminden, kolektif bir şekilde üretilmesi ve sonrasında kayda geçirebilmesi bu bağımsız bünyelerce geliştirilen stratejiler sayesinde daha da görünürlük kazanmıştır. İnternet sayesinde açılan yeni zemin, getirdiği olanaklar, özgürlükler ile bellek üretimini dönüşüme uğratmıştır. Bu süreç, nasıl bir depolamaya ihtiyaç duyabileceğimiz, paylaşım ağlarını ne şekilde genişletebileceğimiz soruları ile tartışma alanlarımıza geri döner. Tüm bu sorular bir çok alanda olduğu gibi, güncel sanat ortamına da dahil olacak ve yeni düşünce pratiklerine yol açacaktır. On one side, powerful corporate structures which are supported by large-scale companies and commercial formations of the art industry field, and on the other side the independent formations pioneered by artists, writers and curators both take sides in creating art's storage and writing its history in today's world. Independent and non-profit organizations' struggle to expand and change the space which is determined and marked by the art industry is quite an important balance factor in terms of emancipating contemporary art. Nowadays, creation of art on an alternative ground in a collective manner, and recording it afterwards gained more visibility by means of strategies developed by the above sited independent constitutions. The new ground provided by the Internet, subjected mind production to a change through various possibilities due to newly acquired freedoms. This process evolves into our discussion field with the questions "how can we store them" and "how can we expand the sharing network". All these questions, as in many fields, would engage with the contemporary art environment and will engender new notions of practice