dc.description.abstract |
Araştırmanın amacı, taşımalı eğitim merkezi okullarına servis araçları ile taşınan öğrencilerin taşımalı sisteme ilişkin görüşleri ve önerilerini saptamaktır. Araştırmada nitel yöntem, veri toplamak için ise görüşme tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini biri ikili, diğeri tekli eğitim yapan iki okuldan (kız: 24, erkek: 38) seçilen toplam 62 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışmanın sonunda, öğrenciler taşmalı eğitim uygulaması nedeniyle eğitim yaşantılarını sürdürebildikleri için mutlu olduklarını, yoldaki tehlikelerden korunduklarını, yol yürümediklerini, üşüyüp, ıslanmadıkları için diğer arkadaşlarına göre kendilerini şanslı hissettiklerini; tekli eğitim yapan okullara taşınan öğrenciler ise okullarında öğle arası yemek yedikleri için sağlıklı beslenmiş olduklarını belirtmişlerdir. Öğrenciler en büyük sorun olarak erken uyanmayı dile getirirken, erkeklerden farklı olarak kızlar, ders dışı sosyal, kültürel ve eğitsel etkinliklerden yararlanamamalarını, servislerde yer bulamamalarını ve servis şoförünün davranışlarından rahatsız olmalarını belirtmişlerdir. The purpose of the study is to identify the opinions of students on bussed education, especially the opinions of those who are transported to bussed education schools. In this qualitative study, interviews were used to collect data. 62 students (boys: 38, girls: 24) from one double-session school and one single-session (whole-day) school comprised the sample. The results revealed that owing to the bussed education system,students were happy and felt they were luckier because they could move along their education, they were protected from any harms during their daily trips, they weren't walking, they didn't get cold or wet; additionally those students attending and being transported to other schools said they were better nourished because they could have a lunch. The most serious problem voiced by students was waking up early, whereas girls added that they couldn't join any extracurricular social, cultural and educational activities, they couldn't find enough seats on buses and they didn't fancy the behaviours of drivers. |
en_US |