Abstract:
Modernleşme sonrası kapitalist toplumlarda ‘gündelik' kelimesinin içine kapitalistsistemin stratejilerini de aldığı saptanmaktadır. Günümüzde TV, kapitalist sistemin vezihniyetin yayılmasında etkili bir araç olarak önem taşımaktadır. Çalışmada bir ideolojiaracı olarak gündelik yaşam eleştirisi, diziler üzerinden yapılmaya çalışılmaktadır.Makalenin örneklemini Aşk-ı Memnu (Hilal Saral–2008/2010) dizisi oluşturmaktadır.Çalışmada dizisel anlatımdaki gündelik yaşam pratiklerini, sosyolojik eleştiri yöntemi ileortaya çıkartmak amaçlanmaktadır. Neo-Marksist kuramcılar Henri Léfebvre, Michel deCerteau ve Michel Foucault'nun sistem, iktidar ve gündelik yaşama dair düşüncelerimakalenin kuramsal temelini oluşturmaktadır. Çalışma gündelik yaşam üzerinden birsistem analizi yapmaya çalışmaktadır. Sonuç olarak, Aşk-ı Memnu üst ve alt sınıfa aitgündelik yaşam pratiklerini bir meta olarak ekranlara taşımakta, diğer yandan kendisini debir tüketim nesnesine dönüştürerek kapitalizme hizmet etmektedir. It is stated that the word "daily" includes the strategies of capitalist system in thepost- modern capitalist societies. Mass media has an important role in spreading of themindset. This study aims to provide a critique of daily life as an ideological instrumentthrough an analysis of the series. The sample of the study is Aşk-ı Memnu (Hilal Saral-2008/2010). It is aimed to reveal the daily life practices in the series narration throughsociological criticism. The arguments of Neo-Marxist theorists Henri Léfebvre, Michel deCerteau ve Michel Foucault about daily life constitutes the theoretical basis. Aşk-ı Memnureflects the daily life practice of lower and upper classes as a meta; on the other hand, itcontributes to capitalism by converting even itself into an object for consumption.