DSpace Repository

Zora Neale Hurston's motherless heroines

Show simple item record

dc.contributor.author Canpolat, Yasemin
dc.date.accessioned 2015-11-26T14:24:32Z NULL
dc.date.available 2015-11-26T14:24:32Z NULL
dc.date.issued 2010
dc.identifier.uri http://hdl.handle.net/20.500.12397/10908 NULL
dc.description.abstract Anne ve kız çocuğu arasındaki bağ ve anneninæ kız çocuğunun kişiliği, kadınlığı ve cinselliğinin gelişmesindeki önemi antik mitlerden modern psikanalitik, feminist ve edebi eleştirilere uzanan en önemli tema ve konulardan biri olmuştur. Birçok önemli psikanalist ve feminist anne figürünün kız çocuğunun ruh ve kişiliğini nasıl belirlediği, şekillendirdiği ve değiştirdiğini konu almışlardır. Bu kişilerin yapıtlarında, sadece anne ve kız çocuğunun arasındaki ilk bağlılığın önemi değil aynı zamanda kız çocuğunun ruhsal bütünlüğü, kendisini algılaması, cinselliği, bilinci ve öznelliği tamamıyla onun annesiyle olan iyi ve karşılıklı duygusal ilişkisi ile ilgili olduğundan bu ilişkinin kalitesinin önemi de vurgulanmıştır. Bu bağlamda, anneyi kaybetmenin veya annenin duygusal eksikliğinin kız çocuğu için ne demek oluğu büyük önem taşır. Bu sebeple, birçok kadın yazarın yazılarında annesinin ölümünden, terk etmesinden veya yetersiz anneliğinden kaynaklanan psikolojik yarayı iyileştirmeye çalışan kadın kahramanlarla sık karşılaşırız. Afro-Amerikan edebiyatının seçkin yazarlarından biri olan Zora Neale Hurston da bireysel özgürlükleri için mücadele edip aynı zamanda anneleri ile yeniden birleşmeyi arzulayan kadın kahramanların psikolojik ve duygusal çatışmalarını resmeder. Annesini dokuz yaşında kaybetmesinden dolayı, annesinin ölümü Hurston'ın yaşamında büyük bir ıstırap izi bırakmıştır. Anne-kız çocuğu bağı Hurston'ın çalışmasında vurgulanarak tekrarlanan bir tema olmamasına rağmen, otobiyografisi Dust Tracks on a Road'un (1942) yanı sıra romanları Jonah's Gourd Vine (1934), Their Eyes Were Watching God (1934), ve Seraph on the Suwanee'de (1948) arka planda tüm karmaşıklık ve ikircikliği ile anne-kız çocuğu bağının gösterilmesi vardır. Bu çalışma, klasik psikanaliz, nesne-ilişkileri kuramı ve feminist eleştirileri ışığında seçilen bu romanlarda anne-kız çocuğu bağının çeşitliklerini incelemeyi amaçlamıştır. Üzerine odaklanılan esas nokta Hurston'ın Seraph on the Suwanee ve Their Eyes Were Watching God romanlarındaki annesiz kadın kahramanların özerk ve bireyselleşmiş kimlik kazanmak için yaptıkları psikolojik yolculuklarını ayrıntılarıyla incelenmesidir. Anahtar Kelimeler : Anne-kız çocuğu bağı, psikanalitik kuram, nesne-ilişkileri kuramı, feminist eleştiri, Seraph on the Suwanee, Their Eyes Were Watching God. Mother-daughter bonding and the importance of mothers in the development of the daughter's personality, femininity, and sexuality have been one of the core themes and issues from ancient myths to modern psychoanalytic, feminist and literary criticism. Many pivotal psychoanalysts and feminists have been preoccupied with how the maternal figure determines, shapes and modifies the daughter's psyche and personality. In their work not only the importance of this early attachment between mothers and daughters but also the significance of the quality of this relationship have been underscored since the daughter's well-being, perception of self, sexuality, consciousness, and subjectivity are all consistent with her good and mutual emotional relationship with her mother. In this sense, what mother loss or emotional absence of the mother means to a daughter gains vital importance. Therefore, in many women's writing, we often see a heroine who tries to recover the psychological wound caused by her mother's death, abandonment, or inadequate mothering. Zora Neale Hurston, who is one of the prominent writers of Afro-American literature, also illustrates the psychological and emotional conflicts of heroines who are simultaneously struggling for their individual freedom and longing for the reunion with their mothers. Having lost her mother at the age of nine, Hurston felt the agony of her mother's death. Although mother-daughter bonding is not a recurrent theme in her oeuvre, we can easily detect that in addition to her autobiography Dust Tracks on a Road (1942) there is an implicit manifestation of mother-daughter bonding with its all complexities and ambivalences in her novels Jonah's Gourd Vine (1934), Their Eyes Were Watching God (1934), and Seraph on the Suwanee (1948). In the light of classic psychoanalysis, object-relations theories and feminist literary criticism, this thesis aims to explore the variations of mother-daughter bonding in these selected novels. The main emphasis goes to the elaboration of motherless heroines' psychological journey to gain an autonomous and individuated identity. Key Words: Mother-daughter bonding, psychoanalytic theory, object-relations theory, feminist literary criticism, Seraph on the Suwanee, Their Eyes Were Watching God. en_US
dc.language.iso en en_US
dc.publisher DEÜ Sosyal Bilimleri Enstitüsü en_US
dc.subject en_US
dc.title Zora Neale Hurston's motherless heroines en_US
dc.title.alternative Zora Neale Hurston'ın annesiz kadın kahramanları en_US
dc.type Thesis en_US


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

Search DSpace


Advanced Search

Browse

My Account