Enstitüler
http://hdl.handle.net/20.500.12397/3937
2024-03-28T12:21:41ZGöçün yeniliğe katkısı: Almanya'daki Türkler üzerine bir değerlendirme
http://hdl.handle.net/20.500.12397/13929
Göçün yeniliğe katkısı: Almanya'daki Türkler üzerine bir değerlendirme
Erbaş, Sinem
Son yıllarda göç ve yenilik arasındaki ilişkiyi inceleyen çok sayıda çalışma bulunmaktadır. İki olgu arasında pozitif bir ilişki kuran bu çalışmalar, göçün yeniliğe katkı sağladığı yönünde çıkarımlarda bulunmuştur. Göçün kültürel çeşitliliği ve bilgi transferini sağlayarak, beşeri sermayedeki çeşitliliği arttırarak ve yerli halkın bilgi ve becerilerini tamamlar nitelikte yeni bilgi ve becerileri ev sahibi ülkeye aktararak büyümeyi ve rekabeti arttırdığı ileri sürülmektedir. Bu tez çalışmasının amacı Almanya?da bulunan Türklerin Almanya?daki yeniliğe ve yenilikçi faaliyetlere olan katkılarını değerlendirmektir. Çalışma kapsamında Türk girişimci sayıları, Türklerin Almanya?daki beşeri sermayeye katkıları, yarı tamamlanmış işgücü (semi-finished human capital) olarak Almanya?da öğrenim gören Türk öğrenciler, Türklerin istihdam edildikleri sektörler ve topluma yaptığı kültürel ve ekonomik katkılar ile patent başvurusunda bulunan Alman firmalarındaki Türk mucitler incelenmiştir. Çalışmada Türklerin beşeri sermayeyi çeşitlendirerek, topluma yeni bilgi ve beceriler getirerek, kültürel çeşitliliği arttırarak ve çok sayıda işyeri kurarak Almanya?daki yeniliğe ve yenilikçi faaliyetlere katkıda bulundukları sonucuna varılmıştır.
2013-01-01T00:00:00ZTüketim toplumu ve sinema
http://hdl.handle.net/20.500.12397/13927
Tüketim toplumu ve sinema
Girgin, Ümit Hüseyin
Tüketim toplumu ya da Simülasyon Evreni olarak adlandırılabilecek olan günümüz dünyasında iletişim ve bilgi teknolojilerinden insanlar arası iletişime, politikadan ekonomiye, edebiyattan plastik sanatlara, resimden sinemaya kadar çeşitli alanlar oldukça köklü bir dönüşüme uğramış bulunmaktadır. Bu dönüşüm sonucunda gerçek yaşama ait olan simgesel ilişki biçimleri farklılaşarak tüketim ideolojisinin oluşturmuş olduğu, 'eski'ye ait görünümlerin sahip oldukları anlamları yitirerek varlıklarını sürdürdükleri yeni bir evren ortaya çıkmıştır. Günümüz dünyasını açıklamak için kullanılan siyaset, ekonomi, sosyoloji, sanat gibi alanlara ait pek çok kavram da eski anlamlarını 'kaybetmiş' ancak bu kaybı gizlemenin bir yöntemi olarak görünümler aşırı önem kazanmıştır. Tüketim ideolojisi, kendilerine yüklenen anlamların hiç birini taşımayan ancak hâlâ bu anlamların orada bir yerlerde olduğu algısının yaratılması için oldukça elverişli bir ideolojidir. Toplumda hâlâ üretken bir çalışmanın sürmesinin, serbestçe tüketimin ve birbirinin aynı binlerce ürün arasından seçim yapabilmenin yarattığı yanılsama, sahip olunan gerçeklik evreninin sona ermiş olduğunu gizlemenin etkili bir yoludur. Toplumsal ile olan ilişkisi oldukça güçlü olan sinema sanatının böylesi bir dönüşümden etkilenmemiş olduğunu düşünemeyiz. Tüketim toplumu ve simülasyon evrenini içeriği boşalmış bir görünümler evreni olarak tarif edebiliyor isek görsel bir sanat olan sinemanın yarattığı imgelerin hâlâ birer anlamı olup olamayacağını sormak zorunluluktur. Tüketim Toplumu çağında sinema hâlâ hikaye anlatmaya devam edebilir mi? Anlatılan hikayelerin karşılığı toplumsal yaşamda ne kadar mevcuttur? Sinema ve tüketim toplumu ilişkisi üzerine yapılacak bir çalışma bütün toplumsala dair izlerin sürülebileceği bir sanat olarak bu ve benzeri düzeydeki pek çok soruya yanıt verebilir.; In Today's world, which can be named as Consumer Society or Simulation Universe, many areas, from communication and information technologies to inter-human communication, from politics to economy, from literary to plastic arts, from painting to cinema, underwent radical changes. As a result of this change, the symbolical modes of relationships in real life differentiated and a new universe came up where 'old' views created by consumption ideology lost their meanings and continue their existence. As a result of this change, the symbolical modes of relationships in real life differentiated and a new universe came up where 'old' views created by consumption ideology lost their meanings and continue their existence. And many notions belong to the areas like politics, economy, sociology and art, which are used for clarifying today's world, 'lost' their former meanings; however, view gained excessive importance as a way to conceal this loss. Consumption ideology is a very favorable ideology for creating the perception that the meanings were somewhere over there, although things do not bear any meanings attributed to them. The Illusion, created by ongoing productive works in society, free consumption and making choice among thousands of cookie-cutter products, is an efficient way of concealing that the reality universe was at an end. We cannot think that the movies, which have strong relations with society, did not be affected by such a change. İf we are able to describe the consumption society and simulation universe as an eviscerated universe of views, it is an obligation to ask whether the images created by movies still have a meaning or not. Can cinema still continue to tell story in the era of Consumption Society? How much the stories told have response in communal living? A study to be carried out on the relationship between cinema and consumption society may give answers to this and suchlike many questions, as it is an art, where communal marks can be traced.
2014-01-01T00:00:00ZCengiz Çekil yaşamı ve sanatı
http://hdl.handle.net/20.500.12397/13915
Cengiz Çekil yaşamı ve sanatı
İRİCAN, DAMLA
Bu çalışmanın amacı, Cengiz Çekil'in sergileme pratiklerine yönelik bir değerlendirme aracılığıyla onun sanatsal üretim yöntemlerini çeşitlilikle kullanan, sorgulayan, araştırmacı tavrının farklı boyutlarıyla açığa vurulması ve bu tavrın, plastik sanatların anlatım dili bakımından belli imkânlar sunan bir sanatsal araştırma pratiği ve yöntemi olarak düşünülebileceğinin gösterilmesidir. Bu yolda ilk olarak, Çekil?in yaşamı ve genel olarak sanat serüveni, onun sanat anlayışının ve sergileme pratiklerine yönelik tavrının biçimlenmesinde etkili olan yönlerine işaret etmek üzere incelendi. Bu incelemenin ışığında sanatçının "Cengiz Çekil (2010)" başlıklı ilk retrospektif sergisinde yer alan bazı heykel yerleştirmelerinin, onun sanatsal üretim mantığının temel bileşenlerini açığa vuran bir görsel analizi ve değerlendirilmesi gerçekleştirildi. Son olarak, bu değerlendirmeler çerçevesinde Çekil'in sanatsal tavrının ve sergileme pratiklerinin özgün yanları tespit edildi ve onun sanatsal üretim yöntemlerini sorgulamanın sunduğu olanaklara işaret edildi.; By revealing the various aspects of Cengiz CEKIL's attitudes (his diverse usage of artistic production methods, his way of questioning art, his attributes about artistic research) through an evaluation of his practices of exhibition display, the purpose of this study is to demonstrate his manners by which offering specific opportunities with regard to the language of the plastic arts, as to be considered as a research and practice method in art. In this way firstly Cekil's life and art experience which indicates his comprehension about art and intends to points out the determinant formation of his attitudes towards the exhibition display practices, was examined in general. In the light of this review a visual analysis and an evaluation exposing the core components of the logic of his artistic production by means of some of his sculptural installations which located in the retrospective exhibition named "Cengiz CEKIL" (2010) has been carried out. Finally, within the framework of these evaluations Cekil's unique aspects about his artistic style and his practices of exhibition display were detected and the ways in which the questioning of his artistic production methods allow of was pointed out
2013-01-01T00:00:00ZYüksek performanslı çimento bazlı kompozit harç karışımlarının dayanıklılığının geliştirilmesi
http://hdl.handle.net/20.500.12397/13899
Yüksek performanslı çimento bazlı kompozit harç karışımlarının dayanıklılığının geliştirilmesi
Erten, Ebru
Çalışmanın birinci kısmında, erken yaşta iki farklı ortamda (ideal ortam ve kuruma ortamı) bekletilen, mikro çelik lif içeren Ultra Yüksek Performanslı Beton (UYPB) karışımlarının erken yaş kısıtlanmış büzülme çatlaklarının mekanik özelliklere ve NaCl çözeltisinde ıslanma-kurumaya dayanıklılığına etkisi araştırılmış, iç yapı incelemeleri gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın ikinci kısmında, erken yaşta iki farklı ortamda (ideal ortam ve kuruma ortamı) bekletilen, mikro çelik lif içeren ve içermeyen UYPB karışımlarının, erken yaş kısıtlanmış büzülme çatlaklarının çelik donatının korozyon gelişimine etkisi deneysel olarak belirlenmiştir. Agrega miktarı ve gradasyonu, mineral katkılar, lif hacmi ve kür koşulları gibi parametrelerin UYPB'nin büzülme davranışına ve çatlak gelişimine etkisi büyüktür. Kısıtlanmış büzülme çatlaklarının ıslanma-kuruma direncine ve çelik donatının korozyonuna etkisi belirlenmiştir. Erken yaşta kuruma ortamı sebebiyle kısıtlanmış büzülme çatlaklarına sahip olan karışımların ıslanma-kuruma çevrimleri sonrası basınç dayanımı kaybı, ideal koşullarda saklananlardan daha fazladır. Düşük su/bağlayıcı oranlı UYBP örneklerinin donatıyı korumada oldukça iyi performans gösterdiği görülmüştür. UYPB'nin en önemli özelliği, geçirimsiz yapısı nedeniyle sağladığı üstün durabilite (kalıcılık) özelliğidir. Çalışma kapsamında yapılan analizler, uçucu kül ikamesinin ve mikro çelik lif takviyesinin çatlak oluşumunu azaltarak donatı korozyonuna karşı korumayı geliştirdiğini göstermiştir. UYPB karışımlarının kalıcılık özelliklerinin korunması için erken yaş büzülme çatlaklarının önlenmesi amacıyla döküm aşamasında gerekli önlemler alınmalıdır.; In the first part of the study, effects of early age restrained shrinkage cracks on mechanical properties and durability performance of micro steel fiber reinforced UHPC, exposed to two different conditions (ideal conditions and drying conditions) at early age and wetting-drying effect of NaCl solution, were investigated. Test results were supported by the micro-structural investigations. In the second part of the study, effects of early age restrained shrinkage cracks on corrosion of steel reinforcement embedded in UHPC with and without micro steel fibers, exposed to two different conditions (ideal conditions and drying conditions) at early age, were determined experimentally. Parameters such as aggregate content and grading, mineral admixtures, fiber content and curing conditions have a great influence on the crack behaviour caused by the shrinkage of the UHPC. The importance of restrained shrinkage cracks on wetting-drying durability and corrosion of embedded steel of UHPC was also determined. Loss of the compressive strength after wetting-drying cycles of mixtures with restrained shrinkage cracks due to early age drying conditions is greater than that ideal conditions. UHPC mixtures which consist of low water to binder ratio, performed very well to protect the embedded steel from corrosion. The most important characteristic of UHPC is superior durability due to its impermeable nature. The analysis conducted in this study revealed that, fly ash replacement and micro steel fiber reinforcement enhanced protection against corrosion of rebars by means of reducing crack formation. In order to maintain the durability properties of UHPC, necessary precautions should be taken to prevent early age cracks.
2016-01-01T00:00:00Z