Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Mühendislik Bilimleri Dergisi, C12/S1 (2010)
http://hdl.handle.net/20.500.12397/2443
2024-03-29T07:09:55ZYOL GÜVENLİĞİ GELİŞTİRİLMESİNİN DEĞERLENDİRİLMESİNE İLİŞKİN YAKLAŞIMLAR
http://hdl.handle.net/20.500.12397/2482
YOL GÜVENLİĞİ GELİŞTİRİLMESİNİN DEĞERLENDİRİLMESİNE İLİŞKİN YAKLAŞIMLAR
TURNA, Reşat Utku ; AYDINA, Cumhur
Artan nüfus ve trafik yoğunluğunun bir sonucu olarak, yol güvenliğinin geliştirilmesi; ulaşım yetkilileri için öncelikli bir politika haline gelmektedir. Trafik kazaları hem onulmaz insan kayıplarına neden olmakta hem de ülke ekonomisine zarar verip sosyal sorunlara yol açmaktadır. Karayollarının trafik güvenliği düzeyinin iyileştirilmesi için ilgili karar vericiler değişik uygulamalar yapma durumundadırlar. Ancak kazaların azaltılmasına yönelik farklı en iyi önlem uygulamaları her zaman en uygun, en ekonomik çözümleri vermeyebilmektedir. Bu nedenle karayolu yetkililerinin bütçe kısıtlamalarını da hesaba katarak yeni çözüm alternatifleri ortaya koymaları, bu alternatifleri değerlendiren karar mekanizmalarını devreye sokmaları gerekecektir. Yol güvenliğini en üst düzeye çıkartırken ekonomik değerlendirmeler her zaman önemli rol oynamaktadır. Farklı iyileştirme seçeneklerinin maliyet etkinliğinin de sorgulanması uygun olacaktır. Bu çalışmanın amacı, trafik kazalarının yoğunlaştığı kesimlerde alınacak iyileştirme önlemlerinin belirlenme yöntemi üzerinde değerlendirmeler yapabilen ağ tabanlı bir yazılım olan “En İyi Uygulama Karayolu Güvenliği Bilgisi Uzman Sistemi†(SEROES) ve bilgisayar tabanlı bir yazılım olan “Karayolu Güvenliği Karar Destek Sistemi†(DST)'nin Türkiye‟den uygulama örnekleri verilerek tanıtılmasıdır. The consequence of increasing population and increasing number of traffic volume, road safety improvement is becoming a major policy for the road authorities. Road accidents create both social and economic cost on the country's economy. When this is taken into consideration, the optimizing solution would not be the best countermeasure application. It is therefore important to display different solution alternatives considering the budget limitations of the road authorities. So while maximizing the road safety, the economical evaluation always plays an important role. In other words the effectiveness of different solution alternatives has to be questioned. The objective of this work is to study the selection procedure of road countermeasures and compare the improvement alternatives according to their cost-effectiveness on the selected rural roads in Turkey. For this purpose, a web-based tool, Best Practice Safety Information Expert System (SEROES), and a computer based tool, Decision Support Safety Tool (DST) are used. The best Practice Safety Information Expert System is used to select an appropriate measure for the road safety problem; on the other hand, Decision Support Tool is used to implement the cost effectiveness analysis regarding the accident reduction effect of the measures and their cost.
2010-01-01T00:00:00ZULAŞIM KAYNAKLI ÇEVRESEL RİSKLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İÇİN BÜTÜNCÜL BİR YÖNTEM
http://hdl.handle.net/20.500.12397/2481
ULAŞIM KAYNAKLI ÇEVRESEL RİSKLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İÇİN BÜTÜNCÜL BİR YÖNTEM
NEŞER, GÖKDENİZ
Niceliksel olarak tanımlanabilmiş olan risk, bu riske karşı önlem alacak ve/veya riskle mücadele yöntemi geliştirip uygulayacak kullanıcılar için yararlı bir karar verme aracıdır. Ulaşım etkinliklerinin karasal, atmosferik ve denizel çevreye yönelik olumsuz etkilerinin karmaşık yapısı, bu etkinliklerden doğan toplam riskin tahmin edilebilmesini zorlaştırmaktadır. Çalışmada ortaya konan ve Kaza Oluşumu, Etkileri ve Kritiklik Analizi (Failure Modes, Effects and Criticality Analysis) yönteminden yararlanılarak oluşturulmuş yalın yaklaşım, gerek tekil bir riskin niceliksel tanımını vermekte, gerekse bir ulaşım etkinliğinden ortaya çıkacak bütün risklerin bir araya getirerek toplam riski anlatmaktadır. Sunulan yöntem, İzmir Körfezi‟nde gemi trafiğinden kaynaklanan petrol ve türevlerine ilişkin kirlenme riskinin değerlendirilmesi örneğinde de ele alınmıştır. Quantified risk is a useful tool for decision-maker who have to take preventive measures to the related risk and to plan responsive operation to minimize its effects. Complex nature of the impacts transport activities to the land, air and water environments makes risk assessment for these activities highly complicated. By the simple method explained in the study is inspired from Failure Modes, Effects and Criticality Analysis and not only individual risk, but also the total risk of each individual risk during transport can be examined. Present method is applied to assess the environmental risk of an oil spillage caused by ship traffic in Izmir Bay as an example.
2010-01-01T00:00:00ZOTOPARK SORUNUNA OTOPARK YÖNETİMİ TEMELİNDE YAKLAŞIMLAR: İZMİR ÖRNEĞİ
http://hdl.handle.net/20.500.12397/2480
OTOPARK SORUNUNA OTOPARK YÖNETİMİ TEMELİNDE YAKLAŞIMLAR: İZMİR ÖRNEĞİ
Gülhan, Görkem; CEYLAN, Halim
Türkiye'de her geçen gün hızla artan araç sahipliği ve çarpık kentleşme pek çok soruna sebep olmaktadır. Bunlardan bir tanesi günlük ortalama 20 saatten fazla park halinde olan araçların park etme gereksinimi sonucu ortaya çıkan otopark sorunudur. Bu sorun ulaşımın temel sorunları ile ayrı bir kategoride değerlendirilemez. Çünkü kent içindeki hatalı veya yanlış parklanmalar trafik hacmini ve yol kapasitesini olumsuz yönde etkileyerek trafik akışını yavaşlatacak ve/veya durma noktasına getirerek ulaşım sorunlarını arttıracaktır. Geleneksel olarak otopark çözümleri her taşıt kullanıcısına veya sahibine mümkün olduğunca bedava ve her yerde park hakkı olarak süre gelmiştir. Ayrıca bu çözümde yetersiz kalınan bölgelere ek park alanları yaratarak sorun çözülmeye çalışılmıştır. Ancak, günümüzde modern parklanma felsefesi bu anlayışı geride bırakmış ve yeni parklanma stratejilerinin oluşmasına yönelik çabaları arttırmıştır. Bu amaçla, çalışmada modern parklanma felsefesi ve stratejileri irdelenerek örnek uygulama alanı olarak İzmir ilinin tarihi dokularından bir olan Konak ilçesi ile hem ticaret hem de oturma alanı olan Karşıyaka merkez ilçeleri seçilmiş ve park yönetim stratejileri için çalışmalar ve analizler yapılmıştır. Sonuçlar otopark yönetim stratejilerinin çalışma alanı için, kısa vadede yaklaşık %30 ve uzun vadede yaklaşık %75 seviyelerinde otopark yeri gereksinimi azalma oranlarına ulaşılabileceğini göstermiştir. Increasing vehicle ownership in Turkey and warped urbanization causes lots of problems. One of them is the park problem which occurs because of the parking place requirements. It is difficult to evaluate these problems in a different category than the basic problems of transportation. Because incorrect parking lots in the city increase the transportation problems, it usually affects the traffic bulk and road capacity negatively and slows down the traffic flow. Traditional parking solutions supplies maximum free space to every user. In this paradigm solution is to create parking facilities when the problem occurs. But today the modern parking paradigm left this approach behind and increased the efforts about creating new parking strategies. In this purpose, while examining the modern parking paradigm and strategies, historical district Konak and commerce-residence district Karşıyaka are chosen as an example of application areas for studies and analyses. Results for working area shows that parking strategies supplies reduction in parking place requirements at the range of 30% at short terms and %75 at long terms..
2010-01-01T00:00:00ZKENTİÇİ OTOBÜS TAŞIMACILIĞINDA TALEP TAHMİNİ VE FİYAT ANALİZLERİ: DENİZLİ ÖRNEĞİ
http://hdl.handle.net/20.500.12397/2479
KENTİÇİ OTOBÜS TAŞIMACILIĞINDA TALEP TAHMİNİ VE FİYAT ANALİZLERİ: DENİZLİ ÖRNEĞİ
OZAN, Cenk ; CEYLAN, Halim ; HALDENBİLEN, Soner ; YAŞAR, A. Bora
Kentiçi ulaşım sistemlerindeki türel ayrım oranlarının ve özel araçlara olan talebin hızla değişmesinden dolayı gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki orta ve büyük ölçekli şehirlerde trafik sıkışıklığı ve tıkanıklarını hızla artmaktadır. Ayrıca, konfor ve erişebilirlik beklentilerinin de yükselmesi, özel araç kullanımını artırmakta ve toplu taşım kullanım oranının azalmasına neden olmaktadır. Toplu taşım sistemleri, arzu edilen servis kalitesini sağlayabilmek için arz ve talep arasındaki dengeyi sağlamalıdır. Bu nedenle, bir toplu taşım sistemi tasarlanırken diğer tüm sistemlere olan talep belirlenmeli ve bu talepler tasarımda hesaba katılmalıdır. Ayrıca, hızlı nüfus artışı ve köyden kente göçün artması nedeniyle artan toplu taşım talebinin yönetilmesi gerekliliği açıktır. Bu sebeple değinilen konuların önemi doğrultusunda, toplu taşım talebinin belirlenmesi, tahmin edilmesi ve geleceğe yönelik olarak toplu taşım yönetim şekillerinin oluşturulması bu çalışmanın önemini açıkça ortaya koymaktadır. Çalışma kapsamında, Denizli kentinde kentiçi otobüsle toplu taşıma sisteminin değerlendirilmesi yapılmış ve geleceğe yönelik talep tahmini ile birlikte işletme maliyetlerini de dikkate alarak bilet fiyat analizleri yapılmıştır. Yapılan analizlerde otobüsle toplu taşım talebi, talebe dayalı yıllık ortalama artış oranı, Kraft Talep Modeli, sabit mobilite faktörü kullanılmıştır. Tahminlere bağlı olarak geliştirilen farklı senaryolar altında arz-talep analizi yapılmıştır. Sonuçlar, Kraft Talep modelinin kentiçi otobüs taşımacılığına olan talebin belirlenerek bilet ücretlerinin bugün ve gelecekte kolaylıkla planlanabileceğini göstermiştir. Traffic congestions have increased in large and medium size cities in developed and developing countries because of changes in mode choices and increase on demand for private vehicles. In addition, increase on expectations for comfort and access has led to frequent use of private vehicles and caused decrease on the use of urban mass transportation. Mass transportation systems should ensure equilibrium of demand and supply to provide desired level of service. Therefore, while mass transportation systems are being planned, demand for other systems should be determined and taken into consideration in planning. Furthermore, public transport demand should be managed because of rapid population growth and migration. The purpose of this study is to determine the current use of mass transportation and estimate the future demand for mass transportation accordingly and compose mass transportation management patterns for future. In this study, urban public bus transport system in Denizli has been evaluated and the bus fare analyses are carried out taking into account future demand with the operating costs. The demand analyses including the Kraft Demand Model, fixed mobility factor and average annual growth rate are performed. Under different scenarios supply demand analyses were conducted. Results showed that bus fare in current and future cases can be easily determined. It also showed that Kraft Demand Model may be used for demand and bus fare analyses.
2010-01-01T00:00:00Z