DSpace Repository

Debussy Prelüdlerin 20.yüzyıl piyano müziğindeki yeri ve önemi

Show simple item record

dc.contributor.author Gedikli, Sıdıka Aslı
dc.date.accessioned 2015-11-23T15:59:28Z NULL
dc.date.available 2015-11-23T15:59:28Z NULL
dc.date.issued 2006
dc.identifier.uri http://hdl.handle.net/20.500.12397/9505 NULL
dc.description.abstract Özgür ve devrimci bir kişiliğe sahip Debussy, müzik dilinin ve besteleme tekniklerinin yenilenmesinin başmimarlarındandır. Müzikte "sessiz bir devrim" gerçekleştirmiş olan Debussy'nin müziğe ve piyano müziğine getirdiği yeniliklerin hemen hepsini 24 Prelüd'ünde de görmek mümkündür. Degas, Renoir ve Cezanne gibi Fransız izlenimci ressamlardan olduğu kadar simgeci şairlerden de esinlenmiş olan besteciyi en çok etkileyen olay, 1889'da Paris'te dinlediği Java'nın Gamelan Müziği olmuştur. Bundan sonra "Beşsek Aşıt" ve "Tamses Dizisi" kullanarak tonal müziğe veda eden besteci, tını renklerini ön düzeye çıkarmıştır. "Tını" ve "Kakışkan" gibi kavramları öne çıkarıp, geleneksel tartım ve düzüm alışkanlıklarını bir yana bırakarak 20.yüzyıl müziğinde bir "biçem dönemeci" oluşturmuştur. Gerek başlıkları, gerek piyano tekniğine getirdiği yeniliklerle 24 Prelüd, 20. yüzyıl piyano dağarında özel bir yere sahiptir. İlginç başlıklarına karşın programlı müzik olarak nitelenmeyen Prelüdler'de, zarif tınıların yanı sıra, yer yer ani geçişlerle genelde geniş bir koyultu yelpazesi kullanılmış, klavyenin tümünden faydalanarak bu çok katmanlı yoğun müziği ile belirsiz ve gizemli bir hava yansıtılmıştır. Prelüdler, doğru yorumlamak için bestecinin öngördüğü gibi mümkün olduğu kadar pedalsiz ve yumuşak bir parmak tekniğinin yanısıra, yüksek bir müzikalite de gerektirirler. Debussy, who had a revolutionary and independent personality, was one of the leaders in the modernization of composing techniques and musical language. Debussy developed a silent revolution in music and one can see in the 24 Préludes, his innovations in music in general and, especially here in these preludes, in his music for piano. The composer who received inspiration through impressionist painters as Degas, Renoir, Cesanne and symbolist poets, was himself greatly affected by Gamelan music from Java which he had first heard in Paris in 1889. In the fallowing years, he set aside tonal music in favour of the "Pentatonic" and "Whole-tone" scales giving importance to "tone and colour". He fashioned a "turning point" in the 20th century music, leaving behind the traditional concepts of metrum and rhythm and bringing forward tone colour and dissonance. The 24 Préludes have a unique place in the 20 th century piano literature; not only through the titles of the different preludes, but also through innovations in piano technique. These preludes should not be regarded as "Programme music" though they have interesting titles. Apart from superb tone-colours, Debussy made use of a wide range of dynamics and sudden transitions. Furthermore by exploiting the entire range of the keyboard, he attained vague and mysterious atmospheres. In order for the interpreter to perform these preludes properly and to follow the indications provided by the composer, the pianist needs a gentle touch, sparse pedalling and high degree of musicality and artistry. en_US
dc.language.iso tr en_US
dc.publisher DEÜ Güzel Sanatlar Enstitüsü en_US
dc.subject Debussy, Claude Achille en_US
dc.title Debussy Prelüdlerin 20.yüzyıl piyano müziğindeki yeri ve önemi en_US
dc.title.alternative en_US
dc.type Thesis en_US


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

Search DSpace


Advanced Search

Browse

My Account