Abstract:
İnsan beyninin bir ürünü olan rüya olgusu birçok sanat dalını olduğu gibi sinema sanatını da etkilemiştir. Çoğuzaman, sinema sanatının rüyalardan etkilendiği ya da sinemanın kendisinin bir rüya fabrikası olduğu yorumlarıyapılmıştır. Rüya olgusunun bilimsel ve kapsamlı bir biçimde ele alınması ancak 19.yüzyılın sonunda bilim adamıSigmund Freud ve onun psikanaliz kuramıyla mümkün olmuştur. Freud'un rüya yorumları alanında ağırlık verdiği,kişisel bilinçaltıyla ilgili görüşleri birçok kuşağı derinden etkilemiştir. O tarihten günümüze neredeyse her rüyaçalışması, yorumu veya analizi, Freud'a yapılan referanslarla gerçekleştirilmiştir. Freud sonrası çalışmalarda da çoksayıda anti tez ileri sürülmüş ve Freud sıkça eleştirilmiştir. Bu çalışmada 2010 yılı Hollywood yapımı Başlangıç filmive filmdeki rüya olgusu ele alınacaktır. Bu bağlamda film üzerinden sinema-rüya ilişkisi sorgulanacak, eser psikanalitikçözümleme yöntemiyle irdelenecektir. Dreams, which are a product of the human brain, have had a great impact on many branches of art, including cinema.Moreover, the art of cinema has been claimed to be a dream-producing factory. The scientific and comprehensivestudy of dreams became possible only towards the end of the 19th century with the psychoanalytic theories ofSigmund Freud. Freud mainly concentrated on the human unconscious, and his writings had a great influence ongenerations that followed. From that period on, nearly all studies, analyses, and interpretations done on dreamshave mentioned and referenced Freud. After Freud, there have been many antitheses to his theories and he has beenwidely criticized. In this study, the relationship between cinema and dream will be examined through a psychoanalyticanalysis of the Holywood movie "Inception" (2010).