Assessment of interaction and confounding effects in logistic regression model: An application in a case-control study of stomach cancer

Abstract

Mide kanseri tüm dünyada kanser ölümlerinin başlıca nedenidir. Türkiye'de mide kanseri vakaları, erkeklerde ikinci sırada iken kadınlarda üçüncü sırada yer alır. Glutathione S-transferases (GSTs) enzimleri, kanserojenlerin etkilerinden korunmada önemli bir rol oynar. GSTM1 ve GSTT1 genlerinin sigara içme ile etkileşimlerinin mide kanseri riskine katkısı Türk populasyonunda hala tam olarak bilinmemektedir. Bu çalışmanın amacı, GSTM1 ve GSTT1 genlerine ait bozulumların sigara içme ile arasındaki etkileşimleri de göz önüne alındığı durumda bu bozulmalar ile mide kanseri arasındaki ilişkinin var olup olmadığını belirlemektir. İzmir ilinde gerçekleştirilen bu olgu kontrol çalışmasına ait veri seti, 127 mide kanserli hastadan ve 101 sağlıklı kontrolden anket çalışması ile toplanmıştır. Belirlenmiş risk faktörleri ve mide kanseri arasındaki ilişkiler, tek değişkenli, tabakalandırma ve çok değişkenli analizlerden elde edilen odds oran değerleri ve bu oranların yüzde 95 güven aralıkları bulunarak incelenmiştir. Bu çalışmada GSTM1 ve GSTT1 bozuk genlerinin prevelansı sırasıyla olgularda yüzde 58,2 ve 22,8, kontrollerde ise yüzde 46,5 ve 22,2 olarak bulunmuştur. Tabakalandırma analizlerinde yaş ve cinsiyet karıştırıcı etki olarak bulunmuştur. Çok değişkenli analizlerde ise etkileşim bulunmamıştır. Mide kanseri olmada GSTM1 bozulumu ile sigara arasındaki etkileşimin potansiyel bir rolde olduğu bulunmuştur. Olgu ve kontrollerde GSTM1 geni anlamlı olarak bulunmamasına rağmen, bu veri setinde GSTM1 geninin mide kanseri için artan bir risk faktörü olduğu bulunmuştur. Diğer yandan olgu ve kontrollerde GSTT1 geni için bir ilişki bulunmamıştır. Stomach cancer (SC) is a major cause of cancer death worldwide. Stomach cancer is the second most common cancer in men and third in women in Turkey. Glutathione S-transferases (GSTs) appear to play a critical role in the protection from the effects of carcinogens. The contribution of GSTM1 and GSTT1 genotypes to susceptibility to the risk of SC and their interaction with cigarette smoking are still unclear in Turkish population. The aim of this study was to determine whether there was any association between genetic polymorphisms of GSTM1 and GSTT1 and SC as well as any interaction between polymorphisms and smoking. The case-control study was carried out in İzmir, Turkey. The data were collected by questionnaire from 127 SC cases and 101 healthy controls. The relationships between SC and determined risk factors were assessed using ORs and 95 percent CIs derived from univariate, stratified and multivariate analyses. The finding of the study showed that the prevalences of GSTM1 and GSTT1 null genotypes were 58.2 percent and 22.8 percent in cases, 46.5 percent and 22.2 percent in controls, respectively. In stratified analysis, we found that gender and age were confounder. There were no interactions in all multivariate analysis. This study revealed that GSTM1 polymorphism in SC has a potential role for interaction between this polymorphism and smoking. Our data suggested an increased risk for GSTM1 genotype although a significant association was not found. There was no association for GSTT1 genotype in cases and controls