Abstract:
Biyoloji alanında 19. yüzyılda kaydedilen çarpıcı gelişmeleri milliyetçi rekabetdünyası penceresinden izleyen 20. yüzyılın Nasyonal Sosyalistleri, 1935 tarihli Nürnberg IrkYasası'nın uygulanması sürecinde, tarihsel ve güncel yakınlıkları gözeterek Türkleri de butasnif içinde yeniden değerlendirmek zorunluluğuyla yüzleşmişlerdi. Yaklaşık yüz yılı aşkınsüredir "asri ve binaenaleyh garbi" dünyaya yaklaşma ve kendini bu dünya içinde tanımlamaçabasının ürünü olan Türkiye Cumhuriyeti'nin yönetici elitleri ırkçı Nazi yasalarınıdikkatle izlemişler ve söz konusu yasalar içinde kendi konumlarını soruşturmuşlardı. NaziAlmanyası'nda yürürlüğe giren yasalar çerçevesinde Türkiye ve Türkler üzerine döneminırkçı atmosferi içinde yapılan karşılıklı değerlendirilmeler günümüz için de öğretici veuyarıcıdır. The 20th century nationalist socialist who observe remarkable progress that savedthe 19th century in the field of biology from world of nationalistic rivalry also confronted withobligation of revaluate the Turks in this classification that supervised intimacies of historicaland actual in this process of application the Nürnberg law of race of 1935. Administrativeelites of the Republic of Turkey who product of attempting to define itself in this world andapproaching to world 'asri ve binaenaleyh garbi' fornearly a hundred years in a centurycarefully observed laws of Nazi and investigated their own position in the law in question.The mutual evaluations within the law came into effect in Nazi Germany on Turkey and theTurks to be held in a period of the atmosphere of racial also is tutorial and stimulant for today.