Abstract:
 Amaç: Bu çalışma Türkiye ve Danimarka'daki hemşirelik öğrencilerinin HIV/AIDS'li bireylere karşı tutumlarını karşılaştırmak, tutumları  ile bakım isteklilikleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla korelasyonel tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Yöntem: Çalışmanın örneklemini  2004-2005 yılı bahar döneminde dördüncü sınıfta öğrenim gören, Türkiye'den 52 öğrenci ve Danimarka'dan 47 öğrenci olmak üzere toplam  99 öğrenci oluşturmuştur. Veriler, 1991 yılında Bliwise ve arkadaşları tarafından geliştirilen, test-tekrar test katsayısı r= .92 ve iç tutarlılık  katsayısı  =.86 olarak bulunan, Türkiye'de geçerliliği Çimen, Bahar, Öztürk ve Bektaş tarafından yapılan test-tekrar test katsayısı r= .82 ve  iç tutarlılık katsayısı  =.86 bulunan AIDS Tutum Ölçeği (ATÖ) kullanılarak toplanmıştır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde  bağımsız gruplarda t testi, Pearson momentler çarpımı korelasyon analizi ve Cronbach alfa analizi kullanılmıştır. Bulgular: Danimarka'daki  hemşirelik öğrencilerinin AIDS Tutum Ölçeği puan ortalamalarının (33.1 ± 9.3) Türkiye'deki hemşirelik öğrencilerininkinden (37.6 ± 11.2)  düşük olduğu, puan ortalamaları arasındaki bu farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu saptanmıştır (p=.036). Danimarka'daki hemşirelik  öğrencilerinin AIDS'li hastalara bakım verme istekliliği puan ortalamasının (8.6 ± 1.8) Türkiye'deki hemşirelik öğrencilerinin bakım verme  istekliliği puan ortalamasından (5.6 ± 1.9) yüksek olduğu saptanmış, puan ortalamaları arasındaki bu fark istatistiksel olarak ileri düzeyde  anlamlı bulunmuştur (p=.000). Türkiye'deki hemşirelik öğrencilerin ATÖ puan ortalamaları ile bakım verme istekliliği puan ortalamaları  arasında orta düzeyde ve negatif yönde, istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu ( r=-.56, p=.000), Danimarka'daki  hemşirelik öğrencilerin ATÖ puan ortalamaları ile bakım verme istekliliği puan ortalamaları arasında güçlü düzeyde ve negatif yönde,  istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu saptanmıştır ( r=-.74, p=.000). Sonuç: Artan kültürel hareketlilik nedeniyle  gelecekte çok daha çeşitli kültürel geçmişe sahip olan bireylere/hastalara hizmet verecek hemşire öğrencilerin kültürel yetkinlikte bakım  verebilecek becerilerle donatılmaları, HIV/AIDS'li bireylere yönelik olumlu tutum geliştirilmesi ve bakım istekliliğinin arttırılması için  özellikle Türk öğrencilerin ders programında AIDS hastalığı ve cinselliğe ilişkin derslere yer verilmesi gereklidir.  Objective: This study was designed as a correlative/descriptive research in order to analyze the relation between Turkish and Danish nursing  students' overall attitudes and willingness to provide care for persons with HIV/AIDS, and present a comparison of their attitudes toward  persons with HIV/AIDS. Methods: The study sample consisted of 99 fourth years students in total in 2004-2005, 52 senior nursing students  attending to the Nursing School in Turkey and 47 students from the Nursing School in Danmark. Data were collected using the AIDS  Attitude Scale (AAS), developed by Bliwise et al. in 1991 with a test-retest coefficient is r= .92 and the internal consistency coefficient α =  .86, and validity and reliability of Turkish adaptation was confirmed by Cimen, Bahar, Ozturk and Bektas with a test-retest coefficient r=.82  and the internal consistency coefficient α =.86. The data were analyzed using the Independent groups t-test, the Pearson correlation analysis  and Cronbach alpha analysis. Findings: AIDS Attitude Scale average scores (33.1 ± 9.3) of the nursing students in Denmark were found to be  lower than those of Turkish students (37.6 ± 11.2) and the difference between the average scores were statistically significant (t=2.126,  p=.036). The average score of willingness to provide care for persons with AIDS were higher in Danish students (8.6 ± 1.8) than Turkish  students (5.6 ± 1.9), which was considered to be highly significant (t=7.925 p=.000). The average scores of Turkish students for AIDS  Attitude Scale and willingness to provide care showed a medium level and negative correlation (r=-.56, p=.000); on the other hand, those of  Danish students showed a strong and negative correlation (r=-.74, p=.000), both of which were found to statistically highly significant.  Conclusion: Nursing students are likely to be in contact with persons/patients from various cultural backgrounds due to increasing cultural  mobility. Therefore, lessons about AIDS and sexuality will certainly be included in their curriculum in order to equip nursing students with  certain skills to provide care with cultural efficiency, improve their attitudes toward persons with AIDS and increase the willingness to  provide medical care in Türkiye.