DSpace Repository

Ateroskleroz belirteci olarak epikardiyal yağ dokusu kalınlığı ile dejeneratif (kalsifik) aort kapak hastalığı arasındaki ilişki

Show simple item record

dc.contributor.author AKDENİZ, SELMA
dc.date.accessioned 2015-11-27T16:51:08Z NULL
dc.date.available 2015-11-27T16:51:08Z NULL
dc.date.issued 2011
dc.identifier.uri http://hdl.handle.net/20.500.12397/13428 NULL
dc.description.abstract Giriş ve Amaç:. Epikardiyal yağ dokusu (EYD) diğer visseral adipoz doku ile aynı embriyojenik tabakadan köken alan kalbin enerji gereksinimine katkı sağlayan, mekanik olarak kalbi koruyan ve adiponektin, leptin gibi hormonları salgılayan aktif bir dokudur. Yapılan çalışmalarda koroner arter hastalığı, obezite, hipertansiyon, insulin direnci gibi klinik durumlarla ilişkisi olduğu belirtilmiştir. Metabolik sendromu öngördürmekte antropometrik ölçümlerden daha değerli olduğu saptanmıştır . Dejeneratif ( kalsifik ) aort kapak hastalığı ( DKAKH ) aort darlığı etiyolojisinde görev alan temel unsurlardan biridir. Yaşlanmayla birlikte sıklığı artar. Ateroskleroz oluşumuna benzer bir inflamatuar gelişim süreci gösterdiği saptanmıştır. Çalışmamızın amacı epikardiyal yağ dokusu kalınlığı ile aort kapak dejenerasyonu (kalsifikasyonu) arasındaki ilişkiyi incelemektir. Materyal ve Metodlar: Çalışmamıza yeni tanı konulmuş veya bilinen dejeneratif aort darlığı (DAD) olan ve Doppler ekokardiyografide aort zirve akım hızı 1.7 m/sn'nin üzerinde olan hastalar dahil edilmiştir. İki boyutlu ekokardiyografi görüntüsü net olan hastalar çalışmaya alınmıştır. Görüntüsü net olmayan hastalar çalışmadan çıkarılmıştır. Çalışmaya hastanemiz kardiyoloji bölümü ekokardiyografi laboratuvarında DAD saptanan ardışık 51 hasta dahil edilmiştir.Yaş ve cinsiyet olarak DAD saptanamayan 33 olgu kontrol grubu olarak seçilmiştir. Olgular HP HD 211( Philips Hollanda) Ekokardiyografi cihazı ve 2,5 MHz ekokardiyografi probu ile değerlendirildi. EYD kalınlığı iki boyutlu ekokardiyografik yöntemle parasternal uzun eksen görüntüde kalbin hem sistol hem de diyastol fazında, hem de en geniş olduğu yerden, aortik anulusun referans kabul edilerek çizilen dik doğrunun geçtiği sağ ventrikül serbest duvar ile perikard arasındaki kalan EYD dansitesi ile uyumlu hiperekojen alandan ölçüm yapıldı. Aort kapağı iki boyutlu ekokardiyografik yöntemle parasternal uzun-kısa eksen ve apikal görüntülerde incelendi. Kapak açıklığı parasternal uzun eksende M-mode yöntemle belirlendi. Parasternal uzun eksende iki boyutlu yöntemle sol ventrikül çıkım yolu (LVOT) çapı ölçüldükten sonra aort kapağının zirve akım hızı sürekli akım doppler ve LVOT velositesi nabız dalga doppler ile ölçüldü Bulgular: Çalışmaya alınan hasta ve kontrol grupları arasında EYDD arasında anlamlı fark saptanmadı.( p=0,621). Benzer şekilde hasta ve kontrol grupları arasında EYDS açısından 2 da fark gözlenmedi ( p=0,767). Ayrıca EYDM ölçümleri de hasta ve kontrol grupları arasında farklı değildi ( p=0,775). Bel çevresi ve VKİ gibi antropometrik ölçümler ile EYD arasında anlamlı korelasyon bulundu. Bel çevresi ile AVAİ arasında negatif , AVmaks ile pozitif kolerasyon olduğu görüldü. EYD aterosklerotik risk faktörleri arasında anlamlı korelasyon saptanmadı. Sonuç: Çalışmamızın sonuçları EYD'nun DAD ile ilgili olabileceği hipotezini desteklememiştir. DAD olan hastalarımızın EYD kalınlığı kontrol grubuna göre farklı bulunmadı. AVAİ ile EYD arasında korelasyon saptanmadı. Ancak AVAİ ile bel çevresi arasında ters bir korelasyon olduğu görüldü. Bel çevresi arttıkça AVAİ'in azaldığı saptandı. Bizim çalışmamız gözlemsel bir çalışma olması nedeniyle EYD ve DAD arasındaki ilişkiyi inceleyen prospektif bir çalışma yapılabilir. Purpose Degenerative aortic stenosis (DAS), increased prevalence with aging, is shown to be associated with inflammation and metabolic abnormalities. Epicardial fat thickness (EFT) is revealed to be associated with the severity of atherosclerosis. It's also related to other atherosclerotic risk factors including obesity, insulin resistance, hypertension, dyslipidemia. We aimed to investigate whether DAS is related to EFT and other metabolic parameters. Methods Fiftyone consecutive patients admitted to our outpatient clinic with DAS were enrolled to this study. Age and sex matched 33 patients were selected as control group. Anthropometric measures (body mass index, weight and waist circumference) as well as serum fasting glucose and lipid levels were measured. We examined EFT at both diastole and systole by 2D echocardiography. Aortic peak flow rate (AV max), transaortic peak and mean gradient were also measured and aortic valve area index (AVAi) was calculated by Doppler echocardiography during the same examination. Results There were no significant differences between study (mean age: 72.9 years, 45.1% male) and control groups (mean age:69.2 years 48.5% male) regard with anthropometric measures and clinical results except lower hemoglobin levels in study group. EFT was not found to different between study and control group (table 1). EFT was well correlated with waist circumference (r= 0.45 p<0.001). AVAi was not correlated to both systolic (r=-0.05, p= 0.62) and diastolic EFT (r=-0.03 p= 0.80). Conclusion Our observational study showed that epicardial fat thickness was associated with waist circumference. However degenerative aortic stenosis is not associated with epicardial fat thickness other metabolic parameters. en_US
dc.language.iso tr en_US
dc.publisher Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi en_US
dc.subject Epikardiyal yağ dokusu, Dejeneratif aort kapak hastalığı en_US
dc.title Ateroskleroz belirteci olarak epikardiyal yağ dokusu kalınlığı ile dejeneratif (kalsifik) aort kapak hastalığı arasındaki ilişki en_US
dc.title.alternative The relationship between epicardial fat tissue tickness as aterosclerosis marker and degenerative ( calcific) aortic valve disease en_US
dc.type Thesis en_US


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

Search DSpace


Advanced Search

Browse

My Account