Abstract:
Meme kanseri, kadınlar arasında 2. en sık görülen kanserdir. Kadın kanserleri arasında %33 oranında görülür ve kansere bağlı kadın ölümlerinin %20'sinden sorumludur. Aksiller lenf nodlarının durumu erken evre meme kanserinde en güçlü prognostik faktördür. Aksiller lenf nodu disseksiyonu, geleneksel olarak lenf nodlarının malignite durumunu saptamaktadır. Sentinel lenf biyopsisi, meme kanserinde standart olarak, aksiller disseksiyonun yerini hızla alan, evrelemede doğruluğu yüksek minimal invaziv bir metottur. Çalışmamızın amacı, erken evre meme kanserinde sentinel lenf nodu haritlamasında kombine (perikaviter+intradermal ve peritümöral+intradermal) ve intradermal radyokolloid enjeksiyonların etkinliğini karşılaştırmaktır. Histopatolojik olarak meme kanseri tanımlanan 237 meme kanserli hastaya, sentinel lenf nodu haritalaması için radyokolloid ve mavi boya enjeksiyonu sonrası aksiller disseksiyon yapıldı. 41 hastaya tümör çevresinde dört kesime ve yüzeyindeki deri içine kombineæ 196 hastaya ise tümör çevresinde dört kesime ve deri içine intradermal enjeksiyon yapıldı. Her iki gruptan toplam 110 kişiye, tümör çevresinde intrademal veya intraparankimal veya subareolar mavi boya enjeksiyonu yapıldı. Sentinel lenf nodları lenfosintigrafi, introperatif elle tutulur gama prob ve mavi boya ile saptandı. Sırasıyla preoperatif lenfosintigrafinin, gama probun ve mavi boyanın SLN'yi tespit oranları, %96.2, %94.2 ve %76.4'tü. Kombine ve intradermal radyokolloid enjeksiyonunda, preoperatif lenfosintigrafi ve gama probla SLN tespit oranları sırasıyla %90.2, %96.2 ve %85.4, %94.9'du. İntradermal enjeksiyon kombine enjeksiyona oranla, preoperatif lenfosintigrafi ve gama probla sentinel lenf nodunu anlamlı olarak daha fazla gösterdi (p değerleri sırasıyla 0,05 ve 0,002 dir). Yalancı negatiflik oranları intradermal enjeksiyonda %9.2 ve kombine enjeksiyonda ise %16.6 idi. Sonuçlarımız, SLN tespitinde kombine enjeksiyona karşı intradermal radyokolloid enjeksiyonunun daha başalılı olduğunu göstermektedir. İntardermal enjeksiyon yalancı negatiflik oranını azaltmaktadır. Breast cancer is the second most common cancer in women. It accounts for 33 percent of all female cancers and is responsible for 20 percent of the cancer-related deaths in women. The axillary nodal status is the most powerful prognostic factor for early breast cancer. Axillary lymph node dissections have traditionally been used to establish the malignant status of the lymph nodes. Sentinel node biopsy has rapidly emerged as a minimally invasive, highly accurate method of axillary staging, and has replaced routine axillary lymph node dissection as the new standard of care in breast cancer. The aim of our study was to compare the efficacy of combined (pericaviter+intradermal and peritumoral+intradermal) and intradermal radiocolloid injection in sentinel lymph node mapping for early stage breast cancer. Totally, two hundred and thirty-seven patients with histopatologically confirmed breast cancer underwent SLN mapping using radiocolloid and blue dye followed by a axillary dissection. The first 41 patients had combined injection of radioicolloid given in four sides around the tumor and one injection into dermis over the tumour. The remaining 196 patients had an intradermal injection given in four sides over the tumour. 110 patients in both groups had blue dye injected around the tumour or periareolar or subdermal. Sentinel nodes were identified using a lymphoscintigraphy, blue dye and an gamma probe. Overall the SLN detection rate for preoperative lymphoscintigraphy, gamma probe and blue dye procedure were %96.2, %94.2 and %76.4 respectively. The SLN detection rate of combined and intradermal radiokolloid injection by preoperative lymphoscintigraphy and gamma probe were %90.2, %96.2 and %85.4, %94.9 respectively. The preoperative lymphoscintigraphy and hand held gamma probe demonstrated a SLN significantly more often in the intradermal injection than combined injection (p value respectivly 0.051 and 0.002). False negative rate was % 16.6 in the combined injection and %9.2 in the intradermal injection. Our results show that intradermal injection of radiocolloid is more successfull at the SLN dedection compared with combined injection. The false-negative rate is also minimized by the use of intradermal injection.