dc.description.abstract |
Amaç: İnfluenza virüslerinin neden olduğu salgınlar sırasında sağlık kurumlarına başvurularda ve hastaneye yatışlarda önemli oranda artış olmaktadır. İnfluenza enfeksiyonları; influenza ilişkili komplikasyonlar açısından risk grubunda olan bireylerde ölümlere, ülke genelinde ise ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Bu çalışmada, çocuk acil servisine pandemik influenza döneminde grip benzeri hastalık bulguları ile başvuran hastaların klinik ve epidemiyolojik özelliklerinin değerlendirmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi Çocuk Acil Servisi'ne Eylül 2009- Mart 2010 tarihleri arasında (pandemik influenza 2009 A/H1N1 döneminde) grip benzeri hastalık bulguları ile başvuran 1 ay- 18 yaş arası hastaların demografik, klinik, laboratuvar, tedavi, hastaneye yatış ve aşılanma özellikleri retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Pandeminin en yoğun yaşandığı dönemde acil servise başvuran hasta sayısının önceki yıllardaki aynı dönemlere göre %220 arttığı saptanmıştır. Pandemi döneminde grip benzeri hastalık bulgularıyla acil servise başvuran 5507 olgunun İl Sağlık Müdürlüğüne bildiriminin yapıldığı görülmüştür. Çalışmada grip benzeri hastalık bulguları olan 902 hasta ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Değerlendirilen hastaların 401'i (%45) kız, 501'i (%55) erkek olup, yaş dağılımı ortalama 73.4±56.1 ay olarak saptanmıştır. Pandemik virüsten en çok etkilenen yaş grubunun 5-14 yaş arası okul çocukları olduğu saptanmıştır. Hastaların semptom süresi ortalama 2,0±1,6 gün olarak bulunmuştur. Hastaların başvuru semptomları; ateş (%92), öksürük (%89), burun akıntısı (%64), boğaz ağrısı (%40), miyalji (%26), baş ağrısı (%26), kusma-ishal (%26) ve solunum sıkıntısı (%3) olarak saptanmıştır. Hastaların 451 (%50) tanesinde influenza hastalığı komplikasyonları gelişimi için en az bir risk faktörünün mevcut olduğu görülmüştür. Hastaların 487 (%54) tanesine influenza hızlı antijen testi yapıldığı ve test yapılanların %42'sinde influenza hızlı antijen testi pozitif saptandığı görülmüştür. Hastalardan 24 (%3) tanesine pandemik influenza A/H1N1 RT-PCR testi yapıldığı ve %66'sının pozitif saptandığı bulunmuştur. Değerlendirilen hastaların 395 (%44) tanesine antiviral tedavi (oseltemavir) başlandığı ve antiviral tedavinin hastaların %80.7'sine semptomlarının ilk 48 saati içinde verildiği saptanmıştır. Toplam 33 (%3.6) hastanın pandemik influenza ön tanısı ile hastaneye yatırıldığı, yatırılan hastaların 27 (%82) tanesinde influenza enfeksiyonu ciddi hastalık bulgusu mevcut olduğu, 6 (%18) hastanın ise izlem amaçlı yatırıldığı görülmüştür. Yatırılan hastaların 23 (%70) tanesinde klinik ve radyolojik olarak pnömoni olduğu saptanmıştır. Bir hastaya bilinç değişikliği ve hipoksemi bulguları nedeniyle mekanik ventilatör desteği verildiği görülmüştür. Pandemi döneminde değerlendirdiğimiz hiçbir hastanın pandemik virüs nedeniyle kaybedilmediği saptanmıştır. Yirmi iki (%2.4) hastanın mevsimsel influenza ve pandemik virüs aşısı olduğu, 15 (%1.7) hastanın ise sadece mevsimsel influenza aşısı olduğu görülmüştür. Sonuç: Çalışmamızda pandemi döneminde acil servislere başvuran hasta sayısında önemli oranda artma olduğu ve bu nedenle pandemiden önce yapılan hazırlıkların ne kadar önemli olduğu anlaşılmıştır. Grip benzeri hastalık bulguları ile başvuran hastalarda en sık saptanan semptomlar ateş ve öksürük olarak saptanmıştır. Pandemik influenzada mevsimsel influenzadan farklı olarak kusma-ishal şikayetinin daha sık görüldüğü bulunmuştur. Pandemik influenzadan en çok 5-14 yaş arası çocukların etkilendiği tesbit edilmiştir. Değerlendirilen hastalarda pandemik influenza aşısı yaptırma oranı oldukça düşük bulunmuştur Objective: There is an important increase in applications to heath institutions and hospitalizations during epidemics caused by influenza viruses. Influenza infections cause to deaths of individuals in risk group in terms of complications associated with the influenza and to economical losses across the country. In this study, the aim is to evaluate clinical and epidemiological characteristics of the patients applying to pediatric emergency service with flu like findings during pandemic influenza period. Materials and Methods: Demographical, clinical, laboratory, treatment, hospitalization, and vaccination characteristics of the patients of 1 month ? 18 years old applying to Pediatric Emergency Service of Dokuz Eylül University Hospital with influenza-like symptoms between September 2009 ? March 2010 (during the period of pandemic influenza 2009 A/H1N1) have been evaluated retrospectively. Results: It is determined that the number of the patients applying to emergency service during the most frequent period of pandemia increases by 220% when compared to the same periods of the previous years. During pandemic period, it is observed that 5507 cases applying to emergency services influenza-like symptoms have been reported to the Provincial Directory of Health. In the study, 902 patients with influenza-like symptoms were evaluated in detail. Of the patients evaluated, 401 (45%) were female and 501 (55%) were male of the patients and the age distribution was determined to be 73.4±56.1 months in average. It is determined that the age group the most affected by pandemic virus consists of school children of age between 5 and 14. The mean duration of symptoms of the patients was 2.0 ± 1.6 day. Presenting symptoms of the patients were determined to be fever (92%), cough (89%), rhinorrhea (64%), sore throat (40%), myalgia (26%), headache (26%), vomiting ? diarrhea (26%), and respiratory distress (3%). It is seen that at least one risk factor exists for the development of influenza disease complications in 451 (50%) of the patients. It is observed that influenza rapid antigen test was applied to 487 (54%) of the patients and that influenza rapid antigen test was found to be positive in 42% of those undergone the test. It is determined that pandemic influenza A/H1N1 RT-PCR test was applied to 24 (3%) of the patients and that 66% of them were found to be positive. It is found that antiviral treatment (oseltemavir) was applied to 395 (44%) of the patients and antiviral treatment was given to 80, 7 % of the patients within the first 48 hours of the symptoms. It is seen that a total of 33 (3,6%) patients were hospitalized with pandemic influenza pre-diagnosis, serious illness finding with influenza infection existed in 27 (82%) of the these patients, however, 6 (18%) patients were hospitalized for follow-up purposes. It is determined that pneumonia existed clinically and radiologically in 23 (70%) of the hospitalized patients. It is seen that mechanical ventilator support was given to one patient because of the changes in consciousness and hypoxemia findings. It is determined that none of the patients we evaluated was lost due to pandemic virus in pandemic period. Twenty two (22,4%) patients were vaccinated by seasonal influenza vaccine and pandemic virus vaccine while 15 (1,7%) patients were vaccinated by only seasonal influenza vaccine. Conclusion: It is understood in our study that an important increase occurs in the number of the patients applying to emergency services in pandemic period and therefore the preparations made before the pandemia are of great importance. In patients presenting with influenza-like symptoms, the most common symptoms were fever and cough. Diarrhea and vomiting are more common in pandemic influenza than in seasonal influenza. Pandemic influenza mostly affected children aged 5-14 years. The ratio of pandemic influenza vaccination in evaluated patients was found to be very low |
en_US |