dc.description.abstract |
Amaç: Seroma, meme kanseri cerrahisi sonrası en sık görülen komplikasyondur (%10-50). Doku diseksiyonu ya da doku eksizyonu ile oluşan ölü boşluğa lenfovasküler sıvı kaçağı sonucu ortaya çıkar. Güncel tedavilere göre, uzamış enflamatuar yanıt veya yara iyileşmesinin ilk fazının uzaması sonucu gelişen anormal eksuda vasıflı sıvı lokülasyonu seroma oluşumunda en önemli etkendir. Seroma, yara yeri enfeksiyonu, abse, doku nekrozu ve sepsis gibi ciddi komplikasyonlara sebep olabilmektedir. Klinoptilolit(Froximun®) kullanıldığı yüzeyi kaplayarak,açık yaralarda hemostatik, absorban, antiviral, antifungal, antibakteriyel özellikleriyle yara iyileştirici ve sızıntıyı önleyici etki yapmaktadır. Bu tedavida amaç, Klinoptilolitin lenfovasküler sızıntıyı engelleyerek ve sağladığı antisepsi sayesinde yara iyileşmesini hızlandırarak seroma oluşumunu azaltabileceğini ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmada ortalama 200-250 g ağırlığında genç, dişi Wistar ratlar kullanıldı. Kontrol ve tedavi grupları yedişer rattan oluşturuldu. Ratlara sağ mastektomi ve aksilla dissekisyonu uygulandı. Ameliyat sonrası kontrol grubuna herhangi bir uygulama yapılmazken, tedavi grubuna ameliyat sonrası lokal klinoptilolit uygulandı. Operasyondan 10 gün sonra mastektomi kavitesinden steril enjektör ile seromalar aspire edildi, miktarları ölçüldü ve laboratuvar parametreleri (total protein, albumin, Laktat dehidrogenaz (LDH), total kan hücre sayımı, C reaktif protein (CRP)) incelendi. Ratlar anestezi altında sakrifiye edilerek operasyon lojundan doku örnekleri alındı, patolojik değerlendirmeleri yapıldı. Örnekler,damar proliferasyonu, fibrin miktarı, ödem, nekroz, konjesyon, mikroorganizma, polimorfonükleer lökosit, fibroblast, lenfosit, makrofaj ve fibröz doku artışı,granülasyon dokusu oluşumu açısından değerlendirildi. Bulgular: Değerlendirmeler sonunda, tedavi grubunda seroma, kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha az meydana geldi (p= 0,02). Tedavi grubu ve kontrol grubu karşılaştırılarak istatistiksel analizleri yapılan biyokimyasal beyaz küre, LDH, albumin ve total protein değerleri arasında anlamlı fark bulunmadı.Patolojik incelemelerde ise granülasyon dokusu oluşumu tedavi grubunda kontrol grubuna göre anlamlı yüksek bulundu(p=0,006). Sonuç: Bu çalışmada, klinoptilolitin mikrogözenekli kafes oluşturan absorban yapısıyla, mastektomi ve aksiller diseksiyon sonrası ortaya çıkan lenfatik ve vasküler sızıntıları engellediği, bunun yanı sıra kullanıldığı yüzeyde gösterdiği aseptik özellikleri ve granülasyon dokusunu arttırıcı etkisi olması nedeniyle yara iyileşme sürecini de hızlandırarak seroma oluşumunu azalttığı sonucuna varılmıştır. Klinoptilolitin iyileşme sürecinde granülom formasyonu oluşturması ve bu yapının uzun dönem eliminasyonu uzun soluklu çalışmalarla ortaya konulmalıdır. Purpose: Seroma is the most common complication of breast surgery (%10- 50) . It arises due to the dead-space after tissue dissection or excision. Recent studies show abnormal exudative fluid due to elongated inflamatory response and/or elongated first phase of wound healing is the most important factor constituting seroma. Seroma may cause seriouscomplications such as wound infection, abscess, tissue necrosis ans sepsis. As used, Klinoptilolite covers the surface of open wound area and with heamostatic, absorbant, antiviral, antifungal, antibacterial specialities, effects on wound healing and vasculer leakage . Purpose of this study is to show klinoptilolite can block lymphovascular leakage and accelerate wound healing and decrease seroma forming. Material and Method: Young female Wistar rats at the average weight of 200- 250 g were used. Both control and study groups were involving 7 rats each. Right mastectomy and axillary dissection was performed and postoperatively control group had no applications beside local clinoptilolite was administered to study group. On postoperative day 10,seroma fluid was aspirated with steril injectors from mastectomy cavity and amount of fluid, laboratory parameters (total protein, albumin, Lactat dehydrogenas (LDH), hemogram, C reactive protein (CRP)) were measured. Under anesthesia rats were sacrified. Tissue samplings of operation area and pathological examinations were performed. Specimens were examined to confront vascular proliferation, amount of fibrin, edema, necrosis, congestion, microorganisms, polymorphonuclear leucocyts, fibroblasts, lymphocyts, macrophages and increase of fibrous tissue. Results: In control group seroma was observed significantly less (p= 0,02). Biochemical parameters, as WBC, LDH,albumin and total protein values compaired for both study and control groups with statistical analyses and no difference were found.Histopatopathological analyses show that granulation formation accelarated in study group more than control group(p=0,006). Conclusion: In this study it is shown that clinoptilolite blocks the lymphatic and vascular leakage after mastectomy and axillary dissection due to effects of its microphorus and absorbant structure as well as accelerating wound healing with its aseptic and doing granulation formation thereby decreases seroma incidence. In this study it is shown that clinoptilolite causes granuloma formation on wound area like a mass while wound healing. New and longterm studies must observe the elimination of this formation. |
en_US |