DSpace Repository

Karaciğer transplantasyonu yapılan hastaların BK virüs yönünden izlemi

Show simple item record

dc.contributor.author DEMİR ÖNDER, KÜBRA
dc.date.accessioned 2015-11-27T16:18:31Z NULL
dc.date.available 2015-11-27T16:18:31Z NULL
dc.date.issued 2013
dc.identifier.uri http://hdl.handle.net/20.500.12397/12873 NULL
dc.description.abstract Amaç: BK Virüs (BKV)` ün böbrek transplantasyon ve kök hücre alıcılarındaki etkileri net olarak biliniyorken, böbrek dışı solid organ alıcılarındaki etkileri tartışmalı olduğundan karaciğer transplantasyonu yapılan hasta grubunda BKV? yi araştırmayı planladık. Çalışmamızda temel olarak, karaciğer transplantasyonu yapılmış hasta grubunda, transplantasyon sonrası ilk 3 ayda toplanan kan ve idrar örneklerinde, üç farklı yöntemle BKV? nin araştırılması ve karaciğer, böbrek fonksiyonları ve greft disfonksiyonu ile ilişkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. İkincil amacımız ise bu hasta grubunda Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PZR) ile BKV DNA saptama testinin rutinde kullanımının önemini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: 01 Ocak 2011 -31 Aralık 2011 tarihleri arasında DEUTF Genel Cerrahi Anabilim Dalı karaciğer transplantasyon ünitesinde ardışık olarak karaciğer transplantasyonu yapılan, gönüllü ve 18 yaşından büyük hastalar çalışmaya alındı. Hastalar transplantasyon sonrası ilk 3 ay, 2 haftada bir değerlendirildi. Her değerlendirmede kan ve idrar örnekleri toplanarak PZR ile BKV DNA ve idrarda decoy hücreleri araştırıldı, klinik veriler kaydedildi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 39 hastadan 5 (% 12.8)? inde BK viremi, 11 (% 28.2)?inde BK virüri ve 13 (%33.3)?ünde decoy hücreleri saptandı. BKV pozitif ve negatif grup arasında demografik veriler, böbrek-karaciğer fonksiyonları, greft sağ kalımı açısından istatistiksel anlamlı fark saptanmadı. Kanda BKV DNA pozitifliği standart alındığında decoy hücresi incelemesi ve idrarda PZR ile BKV DNA saptanmasının duyarlılığı her iki yöntem için de % 40 bulunurken, negatif prediktif değerleri decoy için % 88.4, idrarda BKV DNA PZR için % 89.2 olarak saptandı. Tartışma: Karaciğer transplantasyon hastalarında idrarda BKV hangi yöntemle araştırılırsa araştırılsın testlerin negatifliği pozitifliğinden daha değerlidir. Bu testler BKV enfeksiyonlarının dışlanmasında rutinde kullanılabilir ancak pozitiflik saptandığında sonuçların kan BKV DNA PZR sonuçları ile izlenmesi gerekir. İstatistiksel anlamlı fark saptanamasa da, böbrek ve karaciğer fonksiyon testlerinde nedeni açıklanamayan bozulmalar saptandığında, BKV? nin dikkate alınması gereken bir etken olduğu düşünülmektedir. Bu hastalarda rejeksiyon gelişiminde BKV? nin rolünün değerlendirilebilmesi için prospektif daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Aim: The role of BK Virus (BKV) in renal and bone marrow transplant recipients has already been defined. Because of unclear situation of BKV in non renal solid organ transplant recipients, we planned to determine the incidence and effects of BKV in liver transplant recipients. Primarily, we aimed to study BKV by three different methods (including polymerase chain reaction (PCR) assays of plasma and urine and decoy cell screening) in first three month after transplantation and evaluate the relationship between BKV with hepatic-renal functions and graft failure in liver transplant recipients. The second aim of this study was defining the importance of BKV DNA PCR in routine practice. Materials and Methods: From January 1 to December 31, 2011 at the Liver Transplantation Unite of General Surgery Department of our center, all liver transplant recipients (?18 years) were enrolled in this prospective study. The patients were visited bi weekly in first three months post transplantation and urine and plasma samples were collected for detection of BKV DNA using a real time quantitative PCR assay and decoy cell screening. Clinical data were also collected. Results: Thirty nine liver transplant recipients were enrolled in this single center prospective study. BK viremia was detected in 5 patients (12.8 %) and BK viruria was detected in 11 patients (28.2 %). Decoy cells were positive in 13 patients (33.3%). We did not observe any difference about demographic data, renal-hepatic functions and graft survival between with and without BKV groups. In our study, urine BKV DNA PCR and decoy cell screening assays have low sensitivity and low positive predictive value compared with the blood BKV DNA PCR. But negative predictive values were 89.2% and 88.4% respectively. Conclusions: According to results of our study, negative results of these two tests are more important than positive results. These tests (urine BKV PCR and decoy cell screening) may be useful for routine practice, but positive results of the tests should be confirmed by blood BKV PCR. Based on the results of our study and similar studies, despite there is no statistical significance, BKV is a factor that should be consider in this group of patients, if there is renal and hepatic dysfunction due to unknown reasons. More prospective multicenter studies are needed to define the role of BKV at rejection in liver transplant population. en_US
dc.language.iso tr en_US
dc.publisher Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi en_US
dc.subject Polyomavirus, BK Virus, BKV, PCR, Decoy, Liver transplantation, Polyomavirüs, BK Virüs, BKV, PZR, Decoy, Karaciğer transplantasyonu , Polyomavirüs, BK Virüs, BKV, PZR, Decoy, Karaciğer transplantasyonu en_US
dc.title Karaciğer transplantasyonu yapılan hastaların BK virüs yönünden izlemi en_US
dc.title.alternative Monitoring of BK virus in liver transplant recipients en_US
dc.type Thesis en_US


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

Search DSpace


Advanced Search

Browse

My Account