dc.description.abstract |
Hukuk devleti bir kavram olarak ilk kez XIX. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte ilke bir siyasal ideal olarak ilkçağlardan beri bilinmektedir. Bugün hukuk devleti, evrensel ilkelerle uyumlu bir anayasanın üstünlüğü ile karakterize edilir. Kavram Almanya'da Rechtsstaat, Fransa'da état de droit, İngiltere'de the rule of law ve Amerikan hukukunda da due process of law şeklinde kullanılır. Kavramın Türk hukukundaki karşılığı hukuk devletidir. XX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren hukuk devletini gerçekleştirmenin en iyi yolunun yargısal denetim (anayasallık denetimi) olduğu söylenilmektedir. Mukayeseli hukuk açısından yargısal denetim, merkezileşmiş yargısal denetim ve merkezileşmemiş yargısal denetim olarak ikiye ayrılır. Merkezileşmiş yargısal denetimde, anayasallık uzman bir mahkeme tarafından sorgulanırken, merkezileşmemiş denetimde genel mahkemeler bu denetimi yerine getirir. Anayasaya yargısı, iktidarın sınırlandırılmasının ve temel hakların korunmasının anayasal yolu; bireyciliğin ve hukuk güvenliğinin güvencesi; bir toplumsal uzlaşı aracıdır. Ayrıca anayasa yargısının demokratik ilkenin korunmasında da önemli olduğu ifade edilmektedir. Buna karşılık yargısal denetime ilişkin temel bir itiraz da, demokratlardan yükselmektedir. İtiraz, anayasa yargısının çoğunluk karşıtı bir ilke olması temeline dayanır. Bugün demokrasi, sınırsız bir çoğunluğu değil fakat çoğunluğun sınırlı yönetimini ifade ediyor olması bakımından yargısal denetimin bir çoğunluk karşıtlığını ifade etmesi garip karşılanmamalıdır. Bununla birlikte yargısal denetimin bir yargıçlar hükümetine dönüşmesi de yargıçların kendi kendilerini sınırlayıcı, hak eksenli yargısal faaliyetleri ile önlenebilecektir The Rule of Law first appeared in the XIXth century as a concept. But as a political ideal it is well known since the first ages. Today, the rule of law is characterised with a supremacy of a constitution, compatible with constitutionalism. The concept is used as Rechtsstaat in Germany and as état de droit in France, due process in the United States and the rule of law in Great Britain. Since the late XXth century, it is supposed to be the best way to realize the rule of law is judicial review (constitutional review). In comperative law, the judicial review of laws is seperated into two: The centralized judicial review and the decentralized judical review. In the former, the constitutionality is supervised by a special tribunal but the latter, the (un)constitutionality is declared via justice courts. Constitutional review is the constitutional way of restricting the political power and preserving the fundamental rights; the guarantee of the individualism; certainty and the predictability of the law and is an instrument for the social compromise. The importance of the constitutional review in protecting the democratic principle is also expressed. But an objection against the judicial review is focused on the counter-majoritarian character of the judicial review. Even today, democracy does not mean any unlimited majorities but a government of a restrained majority; thus it is normal for judicial review to be described as counter-majoritarian. However, it is judicial self-restained and a right-based jurisdiction prevents the judicial review to turn into a juristocracy |
en_US |