dc.description.abstract |
Ham petrol fiyatlarında ilk olarak 1970'li yıllarda baslayan yükselis hareketi, petrolün küresel ticarete konu bir mal olarak endüstriyel uygulamalarda yaygınlasmasıyla birlikte önemini kaybeden yenilenebilir enerji kaynaklarını, tekrar uluslararası kamuoyunun gündemine getirmistir. Bu dönemden itibaren, basta enerji fiyatlarındaki yükselis ile fosil enerji (petrol, doğal gaz, kömür) kaynaklı küresel sıcaklık artısının ekolojik yasam üzerindeki olumsuz etkileriæ günes, rüzgar, jeotermal, hidroelektrik (hidrolik), biyokütle ve diğer (dalga, gelgit vd.) yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı kadar, yeni teknolojilerin gelistirilmesine de zemin hazırlamıstır. Bu noktada, özellikle Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, Birliğin enerji alanındaki dısa bağımlılığının azaltılması, enerji arz güvenliğinin sağlanması ve ani küresel iklim değisikliğinin önlenebilmesi amacıyla yenilenebilir enerjiyi önemli bir araç olarak görmektedir. Türkiye'de de, gerek AB'ye tam üyelik süreci içerisinde yer alınması, gerekse enerji tüketim yapısında petrol ve doğal gaz ağırlıklı fosil kaynak payının dıs alım yoluyla artması, yenilenebilir enerji kaynaklarının Türkiye açısından önemini açıkça ortaya koymaktadır. Çalısmadaæ AB ve Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yaklasımları karsılastırmalı olarak incelenmekte olup, bu eksende, Türkiye'nin geçmis ve günümüzdeki basarımının geleceğe yansıması ve çesitli politika önerileri üzerinde durulmaktadır. The first rise of crude oil prices in 1970's brought up renewable energy, which had lost its importance because oil has been a global product in industrial applications, to the international public opinion. Since this period, rise of energy prices and negative ecological effects which are caused by increasing global temperature based on fossil energy (oil, natural gas, coal) in front, lay the groundwork for development of renewable energy sources like sun, wind, geothermal, hydroelectricity (hydraulic), biomass and the others (wave, tide etc.) both in consumption and in new technologies. At this point, especially European Union (EU) countries have seen renewable energy as an instrument in order to decrease energy dependency's ratio, to secure energy supply and to prevent sudden global climate change. In Turkey also, both the EU accession process and increase on the share of fossil energy, predominantly oil and natural gas import on energy consumption, put clearly the importance of renewable energy sources for Turkey. In the studyæ Turkey and the EU's approaches on renewable energy sources are analysed as comparativelyæ in this basic, the reflection of Turkey's performance from the past and today to the future and different political solutions are searched. |
en_US |