dc.description.abstract |
Amaç: Bipolar bozukluk bilişsel süreçlerde bozulmayla seyreden, dürtüsellik özelliğine sahip nöropsikiyatrik bir hastalıktır. Dürtüsellik, çeşitli psikiyatrik bozukluklarda patolojik olarak ortaya çıkan, kişilik boyutunu, davranışsal ve bilişsel bileşenleri içeren çok yönlü bir kavramdır. Dürtüselliğin bipolar bozukluk için belirti şiddetinden ve hastalık dönemlerinden bağımsız, süreğen bir yatkınlık olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmanın amacı, ötimik durumdaki bipolar bozukluk tanılı hastalar ve hastalıktan etkilenmemiş birinci derece akrabalarında, dürtüsellik ve risk alma eğilimini eşleştirilmiş sağlıklı bireylerle karşılaştırmalı olarak değerlendirmektir. Hastaların ve akrabalarının sağlıklılardan farklı, birbirlerine benzer özellikler göstereceği hipotezlenmiştir. Yöntem: Çalışmanın örneklemini, DSM-IV tanı ölçütlerine göre Bipolar Bozukluk I tanısı almış, en az 6 aydır ötimi durumunda olan ve herhangi bir eşik altı belirtisi bulunmayan 30 hasta ile bu hastaların ulaşılabilinen 25 birinci derece akrabası ve hastalar ile yaş, cinsiyet ve eğitime göre eşleştirilmiş 30 sağlıklı katılımcı oluşturmaktadır. Çalışmada veri toplama araçları olarak, SCID-I yapılandırılmış görüşmesi, SKİP-TÜRK hasta bilgi formları, Barratt Dürtüsellik Ölçeği-11 (BDÖ-11), Balon Analog Risk Testi (BART), Günlük Yaşam Alışkanlıkları Anketi ve Alkol Kullanım Bozuklukları Tanıma Testi kullanılmıştır. Bulgular: Risk almanın davranışsal olarak değerlendirildiği bir ölçüm olan BART'ta bipolar hastalar ve hastalıktan etkilenmemiş birinci derece akrabaları sağlıklı kontrollere göre anlamlı olarak daha az öğrenme davranışı sergilemişlerdir. Bipolar hastalar, BDÖ-11 toplam puanında sağlıklı kontrollere göre anlamlı olarak yüksek puanlar almıştır. Bipolar hastaların hastalık değişkenleri (hastalık süresi, ötimide bulunma süresi, toplam hastalanma dönemi sayısı, hastaneye yatış sayısı gibi) ile ölçek ve test sonuçları arasında bir ilişki bulunmamıştır. Sonuç: Bulgular bipolar bozukluğu olan hastaların iyilik dönemlerinde de devam eden, hastalık özelliklerinden bağımsız dürtüsellik ve risk alma eğilimlerinin olduğunu göstermektedir. Hastaların birinci derece akrabalarında da benzer bir örüntünün görülmesi dürtüselliğin bipolar bozukluk için güçlü bir endofenotip adayı olduğunu görüşünü desteklemektedir. Anahtar Sözcükler: Bipolar Bozukluk, Ötimi, Dürtüsellik, Risk Alma Objective: Bipolar disorder is a neuropsychiatric illness with a cognitive impairment and feature of impulsivity. Impulsivity emerges as pathology in various psychiatric disorders and it is a multiple pattern including personality dimension, behavioral and cognitive components. It is thought that impulsivity is a trait which is ongoing and independent from symptom severity for bipolar disorder. The purpose of the present study is to evaluate impulsivity and risk taking tendency in bipolar patients and their unaffected first-degree relatives compared to matched healthy controls. It is hypothesized that bipolar patients and their unaffected first-degree relatives would exhibit similar features and different features from healthy controls. Method: The sample of this study is composed of thirty euthymic patients with bipolar disorder I according to DSM-IV criteria, their accessible twenty five unaffected first-degree relatives and sex, age, education matched thirty healthy controls with no history of any psychiatric illness. Bipolar patients were euthymic at least 6 months and they had no subclinical symptoms. Structured Clinical Interview for DSM (SCID-I), forms of SKIP-TURK, Barratt Impulsiveness Scale-11 (BIS-11), Balloon Analogue Risk Task (BART), Daily Life Habits Questionnaire and Alcohol Use Disorder Identification Test (AUDIT) were used for assessing. Results: Bipolar patients and their unaffected first-degree relatives exhibited less learning behavior than healthy controls on the BART which is a behavioral measure of risk-taking. Also bipolar patients' scores were significantly higher than controls on the BIS-11 total score. There was no statistically significant correlation between bipolar patients' clinical variables (duration of illness and euthymia, number of episodes, number of hospitalization etc.) and their BART/ BIS scores. Conclusion: Results indicate that impulsivity and risk taking are elevated in bipolar patients independent of clinical variables as stable features of the illness. Similar pattern is observed in unaffected first-degree relatives supporting the hypothesis of impulsivity as a strong candidate for being an endophenotype of bipolar disorder. Key words: Bipolar Disorder, Euthymia, Impulsivity, Risk taking |
en_US |