Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, C12/S3 (2010)
http://hdl.handle.net/20.500.12397/5280
2024-03-29T00:16:18ZPazarlamada Müşteri İlişkileri Yönetimi (MİY) ve E-MİY Analizlerinin Değerlendirilmesi
http://hdl.handle.net/20.500.12397/5648
Pazarlamada Müşteri İlişkileri Yönetimi (MİY) ve E-MİY Analizlerinin Değerlendirilmesi
ÜNER, Tuğçe
Müşteriyle uzun vadeli ilişki kurmak ve bunun devamlılığını sağlayarak sadık müşteri yapmak işletmelerin en önemli amaçlarından biridir. Müşteriyle ilgili toplanan ve veri ambarında saklanan tüm veriler, veri madenciliği ile analiz edilerek bilgiye dönüştürülür. Böylece müşteri istekleri ön planda olacak şekilde, etkin bir pazarlama stratejisi uygulanmış olur. Ayrıca yeni teknolojiyle işletmelerin çok sayıda müşteriyle aynı anda birebir ilişki kurabilmesi, müşteri istekleri, müşteri şikayetleri, müşteri zevkleri, müşteri kayıpları ve geri kazanma, müşteri memnuniyeti vb. konularda analizlerin gerçekleştirilmesi, işletmelere zamanlama ve maliyet avantajı sağlamaktadır. Bu araştırma ile otomotiv sektöründe Müşteri İlişkileri Yönetimi (MİY) ve Elektronik Müşteri İlişkileri Yönetimi (e-MİY) uygulamasının, işletmede uygulanması ve uygulanmaması halindeki sonuçlar izlenerek, MİY ve e-MİY 'in önemini ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Setting up a long-term relationship with the customer and making it a loyal customer by maintaining the continuity of this relationship is one of the important aims of an enterprise. All data collected about customers which are kept in data warehouse become information by analyzing with data mining. So, an effective marketing strategy becomes applied, holding the customer wishes in the foreground. Also, it is provided that businesses have one-to-one contact with a lot of clients at the same time, make analysis about customer wishes, customer complaints, customer likes, customer losses and re-gains, customer satisfaction, etc., give advantage about timing and costs. With this research, it is aimed that the importance of CRM and e-CRM is put forward by following the results when they are applied or not applied in automotive sector.
2010-01-01T00:00:00Zİnsan Sermayesinin Sayısallaştırılmasının Dayanılmaz Çekim Gücü
http://hdl.handle.net/20.500.12397/5647
İnsan Sermayesinin Sayısallaştırılmasının Dayanılmaz Çekim Gücü
KEÇECİOĞLU, Tamer; OKTAY, Seda
Sınırların ortadan kalkmasıyla küreselleşen pazarlar, örgütlerin yaşamlarını sürdürebilmeleri için yeni yollar aramaya sevk etmiştir. Bu sebeple örgütlerin oluşacak yeni fırsatları takip etmeleri ve değişime ayak uydurabilmek için örgüt içinde gereken faaliyetleri düzenlemeleri gerekmektedir. Bahsi geçen yeni fırsat ve yeniliklere uyum sağlayabilmek örgüt içinde ilk önce insan kaynaklarından başlamalıdır. Çünkü bilindiği üzere örgütlerin ana sermayesi iş görenlerdir. Dolayısıyla iş görenlerin mutluluğu örgüte olan bağlılığı arttırmakla beraber tüketicilerin de taleplerin de etkin rol oynayacaktır. Günümüz örgütleri, stratejik bir ortak olan insan kaynakları yöneticilerinin iş görenler üzerindeki analizlerini incelerlerken görebilecekleri somut veriler istemektedirler. Sosyal bilimlerin soyut verileri işverenler için yeterli gelmemektedir. Bu nedenle yeniçağ düşünürleri insan kaynakları analizleri yapabilmek için matematiksel verilerden yararlanmaya başlamışlardır. Bu çalışmada da bahsi geçen matematiksel değerler, dengelenmiş puan kartı ve bunlardan elde edilen verilerin, insan kaynakları ile örgütler açısından değerlendirilmesi yapılacaktır. As the borders have diminished in today's global world, the organizations need to seek new ways to survive. In this regard, the organizations need to keep track of new opportunities to adapt change. In order to adapt opportunities and innovations the organizations should focus on Human Resources as they are the primary resource of organizations. As the human resources are satisfied, their commitment to organization will increase leading to an increase in consumer demands. Today's organizations want concrete data in order to analyze the effects of human resource managers on employees. The abstract data of Social Sciences are not enough for employers. Thus, thinkers of new era have started to use mathematical models to study and analyze data regarding human resources. In this study, balanced scorecard will be used as a method to analyze human resources in the context of organization.
2010-01-01T00:00:00Zİşletmelerde Yıldırma Olgusu ve Yıldırma Mağdurlarının Kişilik Özelliklerine İlişkin Bir Araştırma
http://hdl.handle.net/20.500.12397/5646
İşletmelerde Yıldırma Olgusu ve Yıldırma Mağdurlarının Kişilik Özelliklerine İlişkin Bir Araştırma
Günel, Özgür Devrim
Günümüzde iş yaşamının yapısı giderek daha karmaşık bir hal almaktadır. İş yaşamında bazı konular; geçmişten bugüne bilinmesine rağmen, üzerinde fazla düşünülmemiş, doğal olarak kabul edilmiş ve detaylı araştırılmamıştır. Ancak son yıllarda bu konulardan bazılarının gündeme eskiye oranla daha fazla taşındığı ve derinlemesine araştırıldığı gözlenmektedir. Son zamanlarda gerek akademik gerekse diğer alanlarda yapılan çalışmalarda göze çarpan konuların başında işyerinde yıldırma (psikolojik ya da duygusal taciz, mobbing) konusu yer almaktadır. Genel olarak sapkın davranışlar konusu içinde yer alan yıldırma olgusu, uygulayıcılar (saldırganlar) ve mağdurlar (kurbanlar) açısından iki yönlü olarak incelenmesi gereken bir konudur. Literatürde yıldırma konusu bu davranışın uygulayıcıları olan grup açısından çoğu çalışmada ele alınmış, ancak yıldırma davranışlarına maruz kalan bireyler açısından konunun fazla incelenmediği görülmüştür. Bu nedenle çalışmanın araştırma kısmında yıldırma mağdurları araştırmanın ana kitlesi olarak seçilmiş ve yıldırma davranışlarına maruz kalma ile bireyin kişilik özellikleri arasındaki ilişki incelenmiştir. Çalışmanın temel varsayımı bazı kişilik özelliklerine sahip bireylerin, bu özelliklere sahip olmayanlara oranla daha fazla yıldırma mağduru oldukları yönündedir. Nowadays business life is getting even more complex. Although they were known previously, some subjects related to business life have been thought as spontaneous, have been neglected or have not been researched elaborately. However, in recent years, it can be observed that some of these subjects are being analyzed thoroughly more than before. Mobbing is one of these subjects which takes place rather frequently in either academic or other researches. Mobbing, which is among aggressive behaviour issue, should be evaluated both from the agressors' and the victims' point of view. In literature, it can be seen that there are numerous researches on mobbing which concentrates only on agressors, whereas there are not much studies examining mobbing victims. Therefore in the research part of this study mobbing victims are chosen as a sample and the relationship between mobbing victims and their personality characteristics is examined. The main assumption of the study is that some people who have specific personality characteristics are typically mobbing victims than others who do not have these personality characteristics.
2010-01-01T00:00:00ZBilişim Şirketlerin Hayatta Kalma Kabiliyetleri: İMKB Örneği
http://hdl.handle.net/20.500.12397/5645
Bilişim Şirketlerin Hayatta Kalma Kabiliyetleri: İMKB Örneği
ALTIN, Hakan ; KARABAYIR , Mehmet Emin; SÜSLÜ, Cemil
Finansal piyasalarda meydana gelen bir krizin reel piyasaları da etkilemesi kaçınılmazdır. Kriz süreçlerinde ve sonrasında şirketlerin hayatta kalabilmeleri, borç yapıları ve faaliyet kararları ile doğrudan ilişkilidir. Bu bakımdan borsada işlem gören şirketlerin borç/özkaynak yapıları ile faaliyet kararları arasındaki uyum, özellikle kriz dönemlerinde şirketlerin hayatta kalma kabiliyetleri açısından oldukça önemlidir. Bu çalışmada da Türkiye'de İMKB Sınai Endeksine kayıtlı 142 şirketin 2007 krizi öncesi ve sonrasında hayatta kalma kabiliyetleri Veri Zarflama Analizi yoluyla incelenmiştir. Analizde ölçeğe göre sabit getiri yaklaşımı kullanılmıştır. Kullanılan girdiler şirketlerin finansal yapılarıyla ilgili olurken, çıktılar şirketlerin faaliyet kararlarıyla ilgilidir. Analiz sonucunda; kriz öncesinde inceleme konusu olan 136 şirketin 18 tanesi göreli etkin olarak tespit edilirken, kriz sonrasında bu sayı 24 olarak tespit edilmiştir. Bu durum İMKB Sınai Endeksine kayıtlı şirketlerin borç yönetimi açısından kırılgan bir yapıya sahip olduklarını göstermektedir. The crisis taking place in the financial markets inevitably affects the reel sector. Survival of the firms during or after the crises is closely related to their debt structures and operational decisions. In this respect, consistency between debt/equity structures and operational decisions of the listed companies is crucial in terms of their survival-ability, particularly during the crisis periods. This paper examines survival ability of the 142 firms registered to the İstanbul Stock Exchange (ISE) Industrial Index both before and after the crisis. Constant returns to scale approach is used in the analysis. While the input variables used are related to the financial structures of the firms, the output variables refer to the operational structures of the firms. Of the 136 firms from the sample whose analyzable data was accessed, 18 are found to be relatively efficient before the crisis. The number of relatively efficient firms rises to 24 after the crisis. This situation leads to a conclusion that the firms registered to ISE Industrial Index are vulnerable in terms of debt management.
2010-01-01T00:00:00Z