C4/S1 (2011)http://hdl.handle.net/20.500.12397/44912024-03-29T07:02:14Z2024-03-29T07:02:14ZPOZİTİVİZME YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLERSÖNMEZ, Veyselhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/45832020-06-16T12:44:46Z2011-01-01T00:00:00ZPOZİTİVİZME YÖNELTİLEN ELEŞTİRİLER
SÖNMEZ, Veysel
2011-01-01T00:00:00ZÇocuğun Ağrısının Yönetiminde Pediatri Hemşiresinin Karar Vermesini Etkileyen FaktörlerELÇİGİL, AYFERhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/45822020-06-16T12:44:46Z2011-01-01T00:00:00ZÇocuğun Ağrısının Yönetiminde Pediatri Hemşiresinin Karar Vermesini Etkileyen Faktörler
ELÇİGİL, AYFER
Kanserli çocuklarda ağrı en önemli sorunlardan birisidir. Ağrı uygun şekilde tedavi edilemezse fizyolojik ve psikolojik yan etkilereneden olmaktadır. Bu yan etkilerin olası zararlarını azaltmak için ağrının doğru şekilde değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi çok önemlidir.Ağrısı olan çocuğun hemşirelik bakımına karar vermede etkileyen faktörler literatürde belirtilmektedir. Karar verme hemşirenin önemlirollerinden biridir. Hemşirenin hastanın sorunlarının hasta için anlamını belirlemesine ve bu sorunları ortadan kaldıracak hemşirelikgirişimlerini belirlemesine yardımcı olur. Çocuğu ağrısının değerlendirilmesi ve tedavisinde en çok etkili olan faktörler hemşireye, hastayave sisteme ilişkin olmak üzere 3 başlık altında toplanmaktadır. Pain is the one of most serious problems in pediatric oncology patients. Pain can have both psychological and physiologicaladverse effects if not appropriately managed. It is of paramount importance to accurately assess and treat pain so as to minimize the potentialdetrimental adverse effects. The factors that influence the decision-making process in the nursing care of children in pain have beenextensively reported in the literature. Decision-making is an important aspect of the nursing role as it helps to describe how nurses assignmeaning to patient problems and identify nursing activities that will ameliorate or minimise problems. The most frequently cited factorsinfluencing the assessment and management of pain in children can be grouped into the 3 themes; child-related, nurses- related barriers andsystems-related factors.
2011-01-01T00:00:00ZDemansı Olan Bireyde Davranışsal Problemleri Azaltmada Kanıta Dayalı Bir Model: Azalmış Stres Eşiği ModeliKÜÇÜKGÜÇLÜ, ÖZLEMAKPINAR SÖYLEMEZ, BURCUBuckwalter, Kathleen C.http://hdl.handle.net/20.500.12397/45812020-06-16T12:44:46Z2011-01-01T00:00:00ZDemansı Olan Bireyde Davranışsal Problemleri Azaltmada Kanıta Dayalı Bir Model: Azalmış Stres Eşiği Modeli
KÜÇÜKGÜÇLÜ, ÖZLEM; AKPINAR SÖYLEMEZ, BURCU; Buckwalter, Kathleen C.
Demans, toplumun yaşlanması ile birlikte görülme sıklığı giderek artan bir sendromdur. Demansın evresi ilerledikçe, her bireyde tipi veşiddeti değişen oranlarda davranışsal sorunlar gözlenmektedir. Bu davranışsal sorunlar, hem hastalara bakım veren sağlık personelinin hemde aile üyelerinin, bakım sürecini devam ettirmelerini güçleştirmekte ve yaşam kalitelerini düşürmektedir. Bunun sonucu olarak da demanslıbireylerin kurumlara yatırılma oranları artmaktadır. Azalmış Stres Eşiği Modeli, demansı olan bireylerde görülen davranışsal sorunlarıazaltmak için geliştirilmiş nonfarmakolojik bir modeldir. Bu model, demanslı bireylerin yaşadıkları çevrenin, bilişsel yetilerdeki kayıplarauygun bir şekilde düzenlenmesi ile daha az stresli ortam yaratılması temeline odaklanmaktadır. Hemşirelerin azalmış stres eşiği modelinedayandırarak yapacakları girişimler ile davranışsal sorunları olan demanslı bireylerin bakımları hem hemşireler hem de bakım verenlertarafından en iyi şekilde yönetilebilecektir. Bu makalede demanslı bireye sunulacak hemşirelik uygulamalarına ışık tutacak bir model olanazalmış stres eşiği modelinin teorik çerçevesi açıklanacaktır. Dementia is a syndrome of increasing prevalence with aging of society. Stage of dementia progresses, the type and severity of the behavioralproblems observed in varying proportions for each people with dementia. These behavioral problems, both medical staff who are caring forpeople with dementia and their caregivers makes it difficult to continue the process of care and reduces the quality of life. As a result of this,people with dementia is increasing rates of admission institutions. Progressively Lowered Stress Threshold Model (PLST) is anonpharmacologic model and developed to reduce behavioral problems seen in people with dementia. PLST, focus on the patientsenvironment, in accordance with the regulation of cognitive losses, creation of less stressful environment. When the nursing interventionsbased on the PLST, the behavioral problems of people with dementia to be managed in the best way from nurses and caregivers. In thisarticle, PLST model will be described in a theoretical framework, which is shed light on the nursing interventions for people with dementia
2011-01-01T00:00:00ZYoksul Kadınlarda Sağlık İnanç Modeli Ve Sağlığı Geliştirme Modeli Kullanımının Meme Ve Serviks Kanseri Erken Tanı Davranışlarındaki Değişime EtkisiGÖRDES AYDOĞDU, NİHALBAHAR, ZÜHALhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/45802020-06-16T12:44:46Z2011-01-01T00:00:00ZYoksul Kadınlarda Sağlık İnanç Modeli Ve Sağlığı Geliştirme Modeli Kullanımının Meme Ve Serviks Kanseri Erken Tanı Davranışlarındaki Değişime Etkisi
GÖRDES AYDOĞDU, NİHAL; BAHAR, ZÜHAL
Meme ve serviks kanseri önemli bir halk sağlığı sorunu olup erken tanılandığında bireyin hayatta kalma şansı artmaktadır.Erken tanılanmadığı durumlarda ise hastalığın prognozu kötüleşmekte, yaşam yitimiyle sonuçlanmakta ve sağlık bakımgiderleri yüksek olmaktadır. Kadınların erken tanıya yönelik uygulamalarını etkileyen faktörleri içeren sağlık inanç modeli vesağlığı geliştirme modeli, verilecek olan sağlık eğitimlerinin planlanmasında ve eğitimin etkinliğinin arttırılmasında etkiliolacağı düşünülmektedir. Bu derlemenin amacı; yoksul kadınlarda Sağlık İnanç Modeli ve Sağlığı Geliştirme Modelikullanımının meme ve serviks kanseri erken tanı davranışlarındaki değişime etkisini açıklamaktır. Although breast and cervical cancer is a very serious health issue, when it's detected early the chances of surviving for theindividual are greatly increased. However, when it's not detected early, the prognosis for the illness gets worse resulting inincreased health care costs and possibly death. It is thought that health belief and health promotion models which include thefactors that effect the implementation related to early detection will be of great benefit in improving the effectiveness ofnursing practices. The objective of this review is to explain the effects of using Health Belief and Health Promotion Models inlow-income women with regard to breast and cervical cancer early detection behaviour.
2011-01-01T00:00:00Z