Rektörlük Bildiri / Sunu / Poster Koleksiyonuhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/138162024-03-29T15:47:53Z2024-03-29T15:47:53ZElektrikli Kara Araçları İçin Doğrulama Protokollü Güvenli Şarj ve Ödeme SistemiAydın, Ömerhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/139222020-12-10T08:34:35Z2020-10-14T00:00:00ZElektrikli Kara Araçları İçin Doğrulama Protokollü Güvenli Şarj ve Ödeme Sistemi
Aydın, Ömer
Fosil yakıtların sınırlı kaynak olması, ekonomik ve çevresel olumsuzlukları göz önünde bulundurulduğunda gelecekte yerini başka enerji kaynaklarına bırakacağı aşikârdır. Fosil yakıtların yerini almaya aday kaynakların içinde elektrik ön plana çıkmaktadır. Yakın gelecekte elektrikli kara, hava ve deniz araçları gündelik hayatta daha çok yer almaya başlayacaktır. Bu nedenle bu cihazların şarj sistemleri ve şarj sonrası ödeme işlemleri için sistemler geliştirilmeye başlanmıştır. Bu konuda genel bir standart henüz oluşmamıştır. Bu çalışmada elektrikli kara araçlarında kullanılmak üzere bilinen siber saldırılara karşı güvenli, mahremiyeti ön planda tutan şarj ve ödeme sistemi önerilmiştir. Şarj cihazı ile aracın karşılıklı, kablolu veya kablosuz olarak birbirini bir doğrulama protokolü ile doğruladığı, veri iletişiminin şifreli olarak yapıldığı, ödeme işlemlerinin ise güvenli olarak gerçekleştirilerek araç sahiplerine faturalandırılan bir sistem önerilmiştir.; It is obvious that fossil fuels are a limited resource and will be replaced by other energy sources in the future considering economic and environmental problems. Electricity comes to the forefront among the sources that are candidates to replace fossil fuels. In the near future, electric land, air and sea vehicles will start to take more place in daily life. For this reason, systems for the charging systems of these devices and post-charge payments have been developed. There is no general standard on this issue yet. In this study, a charge and payment system, which is safe against known cyber-attacks for use in electric land vehicles, and which prioritizes privacy, is proposed. A system has been proposed to verify each other wired or wirelessly with an authentication protocol, where the data communication is encrypted, and the payment transactions are performed securely and invoiced to the vehicle owners.
2020-10-14T00:00:00ZAcademic Publication AdvertisingAydın, Ömerhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/139202020-11-10T12:06:25Z2017-09-07T00:00:00ZAcademic Publication Advertising
Aydın, Ömer
Companies are experimenting with various techniques to market their products and deliver them to more people. The advertisement is one of them. Through various channels, the product is advertised with paid or free of charge, so that masses are informed about the product.
In the world of academia, the readability and availability of publications, which are the most basic products of academicians, gain importance from day by day. If the information remains on dusty shelves so this unreachable information is useless. Innovations offered by academic publications, the added value of literacy and the benefits to the society need to be accessible to a wider audience. Authors try to use various methods to make their publications reachable by a wider audience. Firstly, the authors put their publication on their web pages to increase their access. It is aimed both to list their publications and increase the number of addresses to be reached. The second method is sharing the publication in "Researchgate", "Academia" etc. web sites for the access of researchers interested in these issues. As there are more researchers on these platforms, publication becomes more useful and more likely to be cited. The third method is to share the publication itself or its link in social media platforms, such as "Linkedin", "Twitter", "Facebook" etc., which are not very related to the academic world. It is intended to increase the accessibility of publications by applying many more methods, such as these. Several years ago, "Academic Publishing Accessibility Optimization" methods, such as the Search Engine Optimization (SEO) methods that were launched to make websites more prominent and more accessible in search engines, are beginning to be developed. I do not know if this concept exists in the literature at the moment but it is certain that in the next period this concept will be in the life of the academic world.
Şirketler, ürünlerini pazarlamak ve daha fazla insana sunmak için çeşitli teknikler deniyor. Reklam onlardan biri. Ürün, çeşitli kanallardan ücretli veya ücretsiz olarak duyurulmakta, böylece kitleler ürün hakkında bilgilendirilmektedir.
Akademi dünyasında, akademisyenlerin en temel ürünleri olan yayınların okunabilirliği ve bulunabilirliği gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Bilgi tozlu raflarda kalırsa, bu erişilemez bilgi işe yaramaz. Akademik yayınların sunduğu yeniliklerin, okuryazarlığın katma değerinin ve topluma sağladığı faydaların daha geniş bir kitle tarafından erişilebilir olması gerekir. Yazarlar, yayınlarını daha geniş bir kitle tarafından erişilebilir hale getirmek için çeşitli yöntemler kullanmaya çalışırlar. İlk olarak, yazarlar erişimlerini artırmak için yayınlarını web sayfalarına koyarlar. Hem yayınlarının listelenmesi hem de ulaşılacak adres sayısının artırılması hedeflenmektedir. İkinci yöntem ise, bu konulara ilgi duyan araştırmacıların erişimi için "Researchgate", "Academia" vb web sitelerinde yayın paylaşmaktır. Bu platformlarda daha fazla araştırmacı olduğu için, yayın daha kullanışlı hale gelir ve alıntı yapılma olasılığı artar. Üçüncü yöntem ise yayının kendisini veya bağlantısını akademik dünyayla pek alakası olmayan "Linkedin", "Twitter", "Facebook" gibi sosyal medya platformlarında paylaşmaktır. Bunlar gibi daha birçok yöntem uygulanarak yayınların erişilebilirliğinin artırılması amaçlanmaktadır. Birkaç yıl önce, web sitelerini arama motorlarında daha belirgin ve daha erişilebilir hale getirmek için başlatılan Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) yöntemleri gibi "Akademik Yayıncılık Erişilebilirlik Optimizasyonu" yöntemleri geliştirilmeye başlandı. Şu anda literatürde bu kavram var mı bilmiyorum ama önümüzdeki dönemde bu kavramın akademik dünya hayatında olacağı kesin.
2017-09-07T00:00:00ZCovid-19 Belirtilerinin Tespiti İçin Dijital İkiz Tabanlı Bir Sağlık Bilgi SistemiAydın, ÖmerKaraarslan, Enishttp://hdl.handle.net/20.500.12397/139002020-07-02T10:36:21Z2020-06-12T00:00:00ZCovid-19 Belirtilerinin Tespiti İçin Dijital İkiz Tabanlı Bir Sağlık Bilgi Sistemi
Aydın, Ömer; Karaarslan, Enis
COVID-19'un bazı belirtilerini takip etmek için sistemler önerilmektedir. İnsanlar arasında cep telefonu kullanımı çok yaygın hale geldiğinden, en uygun çözümlerden biri cep telefonlarını bu işlem için kullanmak olabilir. Bununla birlikte, bu tür bir çözümün bazı dezavantajları vardır, çünkü belirtilerin değerlendirilmesi hastalığı tespit etmek için yeterli değildir. Bu tarz teknik çözümler bir hastanın COVID-19'a sahip olduğu konusunda kesin çözüm üretmeyecektir, ancak sistemi daha ayrıntılı verilerle besleyerek doğruluğunu arttırmak mümkün olabilmektedir. Bu çalışmada her bireyin dijital bir kopyasının oluşturulduğu dijital ikiz tabanlı bir sistem öneriyoruz. Bu kopya, bulut üzerinde yer alacaktır ve bireyin tüm tıbbi geçmişine sahip olacaktır. Ayrıca gerçek zamanlı ölçümler ile sürekli olarak beslenecektir. Bu veriler mobil cihazlardan, Sağlık Nesnelerinin Interneti (IoHT) veya doktor raporlarından yapılan herhangi bir ölçümden elde edilebilecektir. Sistem, vücut ısısını, kanı veya tükürüğü örnekleyebilen sensörlerden gelen verileri işleyebilecektir. Öksürük, solunum rutinleri, ten rengi ve sıcaklığı gibi veriler işlenecek, karar verme süreçleriyle analiz edilecektir. Karar alma süreçleri bulutta makine öğrenme teknikleri ve yapay zeka yöntemleri ile uygulanacaktır. Birey, sağlık durumunu dijital ikizinin analiziyle mobil cihazında görebilecektir. Tıbbi veriler anonimleştirildiğinde araştırma amacıyla paylaşılabilecektir. Ayrıca bu veriler mobil cihazda gizli olarak tutulabilir veya bulutta şifrelenebilir. Verilerin gizliliği, blokzinciri teknolojisi kullanılarak sağlanacaktır. Bu merkezi olmayan çözüm, vatandaşın verileri üzerinde kontrol sahibi olmasını sağlayacak bir sistem oluşturmak için kullanılmıştır. Verilerinin ne zaman kullanılacağı konusunda bireylerin rızası sorulacaktır. Hastalar ve hastalık riski altındaki kişiler, sağlık yetkilileri ve diğer kişiler tarafından belirlenmiş bir protokolle takip edilecektir. Protokol, blokzinciri üzerinde çalışan akıllı sözleşmeler tarafından tanımlanacaktır. Önerilen bu sağlık bilgi sistemi ile erken tanı sağlamak ve hastalığın yayılmasının önlenmesi amaçlanmıştır. Özellikle belirtilerin görülmeye başladığı ilk anlarda hastayı karantinaya alabilmek için etkin bir çözüm olarak önerilmiştir; Systems are recommended to monitor some of the symptoms of COVID-19. Since the use of mobile phones has become very common among people, one of the most convenient solutions may be to use mobile phones for this process. However, such a solution has some disadvantages, because the evaluation of the symptoms is not enough to detect the disease. Such technical solutions will not produce an exact solution that a patient has COVID-19, but it may be possible to increase its accuracy by feeding the system with more detailed data. In this study, we propose a digital twin-based system in which a digital copy of each individual is created. This copy will be in the cloud and will have the entire medical history of the individual. It will also be fed continuously with real-time measurements. This data can be obtained from mobile devices, the Internet of Health Things (IoHT) or any measurement made from doctor reports. The system will be able to process data from sensors that can sample body temperature, blood, or saliva. Data such as cough, respiratory routines, skin color and temperature will be processed and analyzed through decision making processes. Decision making processes will be implemented in the cloud with machine learning techniques and artificial intelligence methods. The individual will be able to see his/her health status on his/her mobile device with the analysis of his/her digital twin. When medical data are anonymized, they can be shared for research purposes. In addition, this data can be kept confidential on the mobile device or encrypted in the cloud. The confidentiality of the data will be ensured using blockchain technology. This decentralized solution has been used to create a system that allows people to have control over their data. The consent of individuals will be asked about when to use their data. Patients and people at risk will be followed up with a protocol established by health officials. The protocol will be defined by smart contracts working on blockchain. With this proposed health information system, it is aimed to provide early diagnosis and prevent the spread of the disease. It has been proposed as an effective solution to quarantine the patient, especially at the first moments when symptoms begin to appear.
2020-06-12T00:00:00ZAn Irrigation System Supported By The Internet of Things (IoT) and Artifical intelligenceAydın, ÖmerKıraç, UmutKandemir, Cem AliDalkılıç, Feriştahhttp://hdl.handle.net/20.500.12397/138212020-06-16T12:45:12Z2018-07-21T00:00:00ZAn Irrigation System Supported By The Internet of Things (IoT) and Artifical intelligence
Aydın, Ömer; Kıraç, Umut; Kandemir, Cem Ali; Dalkılıç, Feriştah
Bugün, dünyadaki su kaynaklarının tükenmesiyle birlikte temiz su ihtiyacının artacağı öngörülmektedir. Tarım alanında bilinçsiz sulama hızla temiz su kaynakları tüketmektedir. Ayrıca tarım ürünlerindeki verimi azaltmaktadır. Küresel ısınmanın etkileri ile su daha değerli hale gelmiştir.
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte Nesnelerin İnterneti (IoT) tüm alanlarda yayılmaya başlamıştır. Üstün karar verme, bilgisayarların insanlardan daha gelişmiş olması ve gelişime açık olmasıyla sağlanabilir. Topraktaki nem, sıcaklık ve mineral değerleri çok küçük toleranslarla ölçülebilir ve buna göre çıkarımlar yapılabilir. İnsanların bitkilere ihtiyaç duyulan miktarda suyu vermeleri çok zor olmasına rağmen, bu işlem bilgisayarlar tarafından yapılabilir. Bu çalışmada, Nesnelerin interneti teknolojisini yapay zeka ile birleştirmek için çalışmalar yapılmıştır. Mikrodenetleyici ve duyargaların yardımıyla elde edilen bilgiler makine öğrenimi ile işlenmiş ve gelecekteki durumlar için otomatik karar verme yapısı oluşturulmuştur.
Bu yazıda elde edilen kazançlar; Sulama alanında bilinçsiz su kullanımından kaçınmak, sulamayı en uygun şekilde yaparak üretim verimliliğini arttırmak, su kaybını ve dolayısıyla üretim alanındaki maliyetleri azaltmak, kullanılan insan gücünü en aza indirmek ve insan zayıflıklarından kaynaklanan hataları önlemek, sulama yapılacak alana fiziksel olarak ulaşmanın zor olduğu yerlerde uzaktan erişim ile kullanıcı kontrolünü sağlamaktır.; Today, along with the depletion of water resources in the world; it is predicted that the need for clean water will increase. Unconscious irrigation in the field of agriculture is rapidly consuming clean water resources. It also reduces the yield in agricultural products. With the effects of global warming, water becomes more valuable.
Along with the development of technology, the Internet of Things (IoT) has begun to spread in all areas. Superior decision-making can be established by the fact that computers are more advanced than humans and open to development. The moisture, temperature and mineral values in the soil can be measured with very small tolerances and it is possible to make inferences accordingly. While it is very difficult for humans to give water as much as needed and when it is needed, it is an activity that computers can do. In this paper, studies were made to combine IoT technology with artificial intelligence. The information gained with the help of microcontrollers and sensors was processed by machine learning and automatic decision making structure was created for future situations.
The gains obtained in this paper are; avoiding unconscious water use in the field of irrigation; to increase production efficiency in irrigation with optimum level of irrigation; to reduce water loss and thus costs in the field of production; to minimize the amount of human power consumed; to prevent mistakes made from human weaknesses; to provide manual control through remote access where it is difficult to physically reach the area to be irrigated.
2018-07-21T00:00:00Z